Welcome
Login:   Pass:     Register - Forgot Password - Resend Activation

Turkish Class Forums / Turkish Translation

Turkish Translation

Add reply to this discussion
t-e
1.       og2009
409 posts
 27 Sep 2017 Wed 09:15 pm

DÜNYANIN KADIN SİYASETÇİLERİ VE SİYASET BİLİMİ

Önder Gürcan   ogurcan2003@yahoo.com

 

20.09.2017 / 00:00

Siyaset bilimcilerinin dünyadaki sürekli huzurun ve barışın sağlanabilmesinde ne gibi bir rolü vardır? Siyaset bilimciler, liderlik vasfının (ya da liderlik olgusunun) temellerini ve koşullarını henüz çözümleyemediler. Siyaset bilimi, sadece siyasal kurumları ve bu kurumların uygulamalarını inceleyen bir bilim dalı olarak kaldı. Siyaset sosyolojisi ya da siyaset felsefesi, küresel kapsamda analizci, sentezci, çözüm üreten ve yol gösteren bir bilim alanı olamadı.Bu yüzden yeryüzünde savaş ve karışıklıklar bir türlü eksilmiyor. Dünya bugüne kadar hiç güvenli bir yer olmadı.Dünya tarihi savaşlarla dolu.Tarihi süreç incelendiğinde görülür ki dünyadan ne kadar çok devlet gelip geçmiş ve kaybolmuş.

Son olarak, I.Dünya Savaşı, II.Dünya Savaşı, Soğuk Savaş, Kore Savaşı, Vietnam Savaşı,  Afganistan Savaşı, Irak Savaşı, Somali Savaşı, Bosna ve Kosova Savaşı, Libya Savaşı, Suriye Savaşı.

Bugünün dünyası da iç savaşlar, sorunlar ve karışıklıklarla dolu : Orta Doğu’daki karmaşa ve uluslararası terörizm; Asya, Avrupa, Afrika ve Amerika’daki huzursuzluklar devam ediyor. Dünya coğrafyasında şöyle güzel bir gün başlamıyor. Bir sorunu bir çözüm, bir çözümü de bir sorun izliyor.

 

Dünyanın beş kıtasında bugün 204 devlet vardır. Çok kutuplu bu dünya düzeninde her ülkenin, küreselleşme akımına karşın,  farklı tarihsel alt yapı, coğrafi konum, geleneksel kültür ve sosyolojik olgudan geldiği; bu nedenle de çeşitli yönetim biçimlerine sahip olduğu görülür.
İlk Çağ’dan günümüze kadar geçen süreçte devlet yönetim modelleri hakkında çok sayıda araştırma yapılmış ve kitap kaleme alınmıştır. Bunlara örnek olarak Platon’un (Eflatun) “Devlet”, Aristoteles’in “Politika”, Montesquieu  ‘nun “Kanunların  Ruhu Üzerine”, Yusuf Has Hacib’in “Kutadgu Bilig”, Niccolò Machiavelli’nin “Prens”,  Thomas Moore’ın “Ütopya”, Daron Acemoğlu ile James A.Robinson’un “Ulusların Düşüşü” kitapları gösterilebilir.

Bu kültürel birikim ve gelişmelere karşın, dünyadaki savaşlar neden son bulmuyor? Dünya gerçekten kontrolden çıkmış bir dünya mı? Savaşın

bölgesel veya küresel nedenleri nelerdir? Arapların  “dünyada rahat yoktur” sözü dünya gerçeğini mi yansıtıyor?

Bu konuda “dünya okullarında iyi insan olmak öğretilmiyor” diye eleştiri getirenler var; öte yandan ”İnsanlığın mektebi yoktur” diyenler de...

İnsanoğlu beş bin yıllık tarihi süreçten ders almışa benzemiyor: Dünyadaki savaşlar yetmezmiş gibi, insanlık şimdi de yüzünü uzaya çeviriyor ve orada da, barış değil, yıldız savaşı projeleri üretiyor?

Dünyaki iç savaşlarının ve karışıklıkların sona erdirilebilmesi için ne yapılması gereklidir? İnsanların ve devletlerin birbirlerinden alıp veremediği şey nedir? Dünyada sürekli barış nasıl ve kim tarafından sağlanacaktır?

Oysa, dünyanın belirli bölgelerinde yaşanan iç savaşların ve karışıklıkların nedenlerinin ve bunların insani yönlerden çözümlenmesini öngören projelerin bilimsel bakış açısı ile ele alınması ve üzerinde uzlaşmaya varılacak evrensel uygulamaların (dünyada 196 devletin üye olduğu) Birleşmiş Milletler Teşkilatı ya da kısaca Birleşmiş Milletler (BM)’de gündem yapılarak hayata geçirilmesi gerekirdi. BM, geç de olsa bu açıdan yeni ve etkin bir işlev üstlenebilir.

Siyaset bilimci (Türk asıllı) Daron Acemoğlu ile James A.Robinson’un 2013’te yayımlanan “Milletler Neden Başarısız Olurlar” adlı kitabı bu konuları irdeliyor.Ama dünya kamuoyu bu kitaptaki yorumlara ve çözüm önerileriyle  pek ilgilenmişe benzemiyor.

Geçenlerde bir siyaset bilimci arkadaşım şöyle bir söz  etti: ”Dünya üzerinde tarih boyu hep erkek yöneticiler egemen oldular.Fakat dünyada beklenen karşılıklı anlayış ve saygı ortamı bir türlü (yeterince) sağlanamadı.Dünya liderleri bayan olsaydı, yeryüzü nasıl bir yer olurdu acaba?”Cevabı zor bir soru!

Antik Çağ felsefecisi Plato (Eflatun) yöneticilerin kesinlikle felsefe öğrenmesini tavsiye etmişti. Bilim insanları, felsefenin yanı sıra (genel anlamda) tarih, hukuk, sosyoloji, psikoloji, mantık, fizik, kimya, biyoloji, matematik, spor, sanat, müzik ve edebiyat bilgisinin dünya yöneticileri için gerekli olduğunu söylüyorlar.Ayrıca, en az iki yabancı lisanın bilinmesini de şart koşuyorlar.Bu bilimsel temeldeki alt yapının, yöneticilerin gerek ulusal ve gerekse uluslararası karar alma mekanizmalarına olumlu katkı yapacağı görüşü hakim.

Ne var ki, bilim insanlarından pek siyasetçi lider çıkmıyor. Liderlik, özellikle, doğuştan kazanılmış donanım ve yetenek (liderlik vasfı) gerektiriyor.

Dünya siyasi tarihinde bugüne kadar yer almış olan başlıca bayan  liderlere bir göz atalım:

Dünyada ilk bayan başbakan (1959) Seylanlı Silimavo Bandaranaike idi. Dünya bayan devlet başkanı ve başbakanları arasında :  Arjantin - Maria Estella Peron, İsrail - Golda Meir, Avustralya- Julia Gillard, Bangladeş - Şeyh Hasina Vecid, Bulgaristan - Reneta Indzhova, Çin - Song Qingling, Dominik - Mary Eugenia Charles, Ekvator - Rosalía Arteaga Serrano, Endonezya - Megawati Sukarnoputri, Filipinler - Maria Gloria Macapagal Arroyo, Finlandiya - Tarja Halonen, Fransa - Edith Cresson, Güney Kore - Chang Sang, Gürcistan - Nino Burdzhanadze, Haiti - Claudette Werleigh, Hindistan - Indra Gandi, İrlanda - Mary Robinson, İsviçre - Ruth Dreifuss, İzlanda - Vigdis Finnbogadottir, Kanada - Kim Campbell,  Letonya - Vaira Vike Freiberga, Litvanya - Kazimiera Danutë Prunskienë, Makedonya - Radmila Sekerinska,  Malta - Agatha Barbara, Moğolistan – Nyam, Norveç - Gro Harlem Brundtland, Orta Afrika Cumhuriyeti - Elizabeth Domitien, Pakistan - Benazir Butto, Peru - Beatriz Merino Lucero, Portekiz - Maria Lurdes Pintasilgo, Polonya - Hanna Suchocka- İngiltere - Margaret Thatcher, Türkiye - Tansu Çiller, Ukrayna - Yuliya Timoşenko, Yeni Zelanda - Jenny Shipley, Yugoslavya - Milka Planinc, Arjantin - Cristina Fernândez gösterilebilir.(Antik Çağda Amazonların da bayan  liderleri vardı.)

Günümüzdeki tanınmış bayan devlet başkanı, parti lideri, başbakan ve bakanlar  arasında ise : Brezilya - Dilma Rousseff, Almanya - Angela Merkel, KKTC- Sibel Siber,  Arjantin - Maria Estella Peron, Avustralya- Julia Gillard, İsrail - Tzipi Livni, Norveç- Erna Solberg, Danimarka- Helle Thorning-Schmidt, Arjantin- Cristina Elisabet Fernández de Kirchner, Şili-Michelle Bachelet, Honduras- María Antonieta de Bográn, Hindistan- Sonia Gandhi, ABD- Sarah Palin, Ukrayna- Yuliya Timoşenko, Yunanistan- Elena Zarulia, Polonya- Ewa Kopacz, Doğu Türkistan (Uygur Özerk Bölgesi) - Rabia Kadir,  Thailand - Yingluck Shinawatra, Slovenya - Alenka Bratušek ve Özbekistan - Muhammed Salih  dikkati çekiyor.

Ancak, Orta Doğu ve Uzak Asya Ülkelerinde kadınların  siyasette yer almaması gerçekten şaşırtıcı.

ABD eski dışişleri bakanlarından Bayan  Condoleezza Rice ve Bayan Hillary Rodham Clinton dünya siyasetinde etkin oldular. ABD kamuoyu, son başkanlık seçimini, daha çok oy aldığı halde kaybeden Clinton’u hala ABD’nin mustakbel başkanı olarak görüyor.

Federal Almanya Başbakanı Bayan Angela Merkel, bütün Avrupa’yı yönetiyor.

2013 yılı Nobel Edebiyat Ödülü Kanadalı bayan yazar Alice Munro’ya verildi.

Ve  Birleşik Krallık´ın (İngiltere) ve   İngiliz Milletler Topluluğu Başkanı ve İMT’nu oluşturan 15 devletin kraliçesi olan II. Elizabeth ya da Elizabeth Alexandra Mary Windsor dünya siyasetinde hala ağırlıklı bir konuma sahip.Günümüzde İngiltere  Başbakanı Bayan Theresa May; Norveç Başbakanı Bayan Erna Solberg.

IMF Başkanı bayan Christine Lagarde başarılı çalışmalar yaptı. Amerikan Merkez Bankası (FED) başkanlığını Bayan Janet Yellen,  Başkan Yardımcılığı görevini de Bayan Lael Brainard yürütüyor.Böylece Amerikan ekonomisi ve para polikasının kadınlara emanet edildiği görülüyor.

Bazı ülkelerde muhalefet partilerinin başında bayan siyasetçiler yer aluyor. Bazı bayan bilimciler de ülkelerin önemli kurumlarına yönetici olarak atandılar: Bayan Sylvia  earlle (USA), Nikki Haley (USA) vb.

Dünya siyaset tarihinde (geçmişten günümüze kadar) yaklaşık 70 bayan, devlet başkanı,  başbakan, parti lideri ve bakan olarak görev yaptı.Yapılan gözlemlere göre, son yıllarda, dünya kamuoyu, bayan siyasetçilere yeni bir bulvar açtı.Dünya kamuoyunun en çok okuduğu ve izlediği Time, The Economist, Newsweek, Financial Times, Washington Post, International Harold Tribune, The New York Times, The Guardian, Le Monde, Die Zeit ve Bild gibi uluslararası dergiler ve gazeteler kadın siyasetçileri artık sayfalarına taşıyor, onları haber ve kapak yapıyor. CNN ve BBC gibi televizyon kanalları da bayan siyasetçileri sürekli olarak gündem yapıyor. Bayanların , dünya  kamuoyu ve siyasetindeki yeri ve etkinliği giderek artıyor. Bu konuda Çin, Rusya, İran gibi  önemli ülkelerde de önemli değişimler yaşanabilir.

Bayan siyasetçiler; uluslararası uyum, anlayış, saygı, sevgi, hoşgörü, olgunluk, insan hakları, vicdan, adalet ve dünya barışına yönelik yeni ve etkin bir dünya düzeni için denenmesi gereken yeni bir küresel fırsat  ve girişim olabilir mi acaba? Bu bağlamda Amerika’nın uluslararası ünlü haftalık “ Time” dergisi, 15 Eylül 2017 tarihli nüshasında, dünyadaki  mevcut bayan liderleri kapak yaptı ve “Dünyayı Değiştirmekte olan Kadınlar” konulu bilimsel bir araştırma yayımladı.

Bu konuda herkes farklı dünya görüşüne sahiptir.

Dünyaca ünlü Sanatçı Charlie Chaplin, şöyle demiş : "Dünyayı anneler, şairler ve öğretmenler yönetseydi, kimseler sızlanmazdı."

2.       denizli
970 posts
 27 Sep 2017 Wed 11:46 pm

 

Quoting og2009

DÜNYANIN KADIN SİYASETÇİLERİ VE SİYASET BİLİMİ

Önder Gürcan   ogurcan2003@yahoo.com

 

20.09.2017 / 00:00

Siyaset bilimcilerinin dünyadaki sürekli huzurun ve barışın sağlanabilmesinde ne gibi bir rolü vardır? Siyaset bilimciler, liderlik vasfının (ya da liderlik olgusunun) temellerini ve koşullarını henüz çözümleyemediler. Siyaset bilimi, sadece siyasal kurumları ve bu kurumların uygulamalarını inceleyen bir bilim dalı olarak kaldı. Siyaset sosyolojisi ya da siyaset felsefesi, küresel kapsamda analizci, sentezci, çözüm üreten ve yol gösteren bir bilim alanı olamadı.Bu yüzden yeryüzünde savaş ve karışıklıklar bir türlü eksilmiyor. Dünya bugüne kadar hiç güvenli bir yer olmadı.Dünya tarihi savaşlarla dolu.Tarihi süreç incelendiğinde görülür ki dünyadan ne kadar çok devlet gelip geçmiş ve kaybolmuş.

Son olarak, I.Dünya Savaşı, II.Dünya Savaşı, Soğuk Savaş, Kore Savaşı, Vietnam Savaşı,  Afganistan Savaşı, Irak Savaşı, Somali Savaşı, Bosna ve Kosova Savaşı, Libya Savaşı, Suriye Savaşı.

Bugünün dünyası da iç savaşlar, sorunlar ve karışıklıklarla dolu : Orta Doğu’daki karmaşa ve uluslararası terörizm; Asya, Avrupa, Afrika ve Amerika’daki huzursuzluklar devam ediyor. Dünya coğrafyasında şöyle güzel bir gün başlamıyor. Bir sorunu bir çözüm, bir çözümü de bir sorun izliyor.

 

Dünyanın beş kıtasında bugün 204 devlet vardır. Çok kutuplu bu dünya düzeninde her ülkenin, küreselleşme akımına karşın,  farklı tarihsel alt yapı, coğrafi konum, geleneksel kültür ve sosyolojik olgudan geldiği; bu nedenle de çeşitli yönetim biçimlerine sahip olduğu görülür.
İlk Çağ’dan günümüze kadar geçen süreçte devlet yönetim modelleri hakkında çok sayıda araştırma yapılmış ve kitap kaleme alınmıştır. Bunlara örnek olarak Platon’un (Eflatun) “Devlet”, Aristoteles’in “Politika”, Montesquieu  ‘nun “Kanunların  Ruhu Üzerine”, Yusuf Has Hacib’in “Kutadgu Bilig”, Niccolò Machiavelli’nin “Prens”,  Thomas Moore’ın “Ütopya”, Daron Acemoğlu ile James A.Robinson’un “Ulusların Düşüşü” kitapları gösterilebilir.

Bu kültürel birikim ve gelişmelere karşın, dünyadaki savaşlar neden son bulmuyor? Dünya gerçekten kontrolden çıkmış bir dünya mı? Savaşın

bölgesel veya küresel nedenleri nelerdir? Arapların  “dünyada rahat yoktur” sözü dünya gerçeğini mi yansıtıyor?

Bu konuda “dünya okullarında iyi insan olmak öğretilmiyor” diye eleştiri getirenler var; öte yandan ”İnsanlığın mektebi yoktur” diyenler de...

İnsanoğlu beş bin yıllık tarihi süreçten ders almışa benzemiyor: Dünyadaki savaşlar yetmezmiş gibi, insanlık şimdi de yüzünü uzaya çeviriyor ve orada da, barış değil, yıldız savaşı projeleri üretiyor?

Dünyaki iç savaşlarının ve karışıklıkların sona erdirilebilmesi için ne yapılması gereklidir? İnsanların ve devletlerin birbirlerinden alıp veremediği şey nedir? Dünyada sürekli barış nasıl ve kim tarafından sağlanacaktır?

Oysa, dünyanın belirli bölgelerinde yaşanan iç savaşların ve karışıklıkların nedenlerinin ve bunların insani yönlerden çözümlenmesini öngören projelerin bilimsel bakış açısı ile ele alınması ve üzerinde uzlaşmaya varılacak evrensel uygulamaların (dünyada 196 devletin üye olduğu) Birleşmiş Milletler Teşkilatı ya da kısaca Birleşmiş Milletler (BM)’de gündem yapılarak hayata geçirilmesi gerekirdi. BM, geç de olsa bu açıdan yeni ve etkin bir işlev üstlenebilir.

Siyaset bilimci (Türk asıllı) Daron Acemoğlu ile James A.Robinson’un 2013’te yayımlanan “Milletler Neden Başarısız Olurlar” adlı kitabı bu konuları irdeliyor.Ama dünya kamuoyu bu kitaptaki yorumlara ve çözüm önerileriyle  pek ilgilenmişe benzemiyor.

Geçenlerde bir siyaset bilimci arkadaşım şöyle bir söz  etti: ”Dünya üzerinde tarih boyu hep erkek yöneticiler egemen oldular.Fakat dünyada beklenen karşılıklı anlayış ve saygı ortamı bir türlü (yeterince) sağlanamadı.Dünya liderleri bayan olsaydı, yeryüzü nasıl bir yer olurdu acaba?”Cevabı zor bir soru!

Antik Çağ felsefecisi Plato (Eflatun) yöneticilerin kesinlikle felsefe öğrenmesini tavsiye etmişti. Bilim insanları, felsefenin yanı sıra (genel anlamda) tarih, hukuk, sosyoloji, psikoloji, mantık, fizik, kimya, biyoloji, matematik, spor, sanat, müzik ve edebiyat bilgisinin dünya yöneticileri için gerekli olduğunu söylüyorlar.Ayrıca, en az iki yabancı lisanın bilinmesini de şart koşuyorlar.Bu bilimsel temeldeki alt yapının, yöneticilerin gerek ulusal ve gerekse uluslararası karar alma mekanizmalarına olumlu katkı yapacağı görüşü hakim.

Ne var ki, bilim insanlarından pek siyasetçi lider çıkmıyor. Liderlik, özellikle, doğuştan kazanılmış donanım ve yetenek (liderlik vasfı) gerektiriyor.

Dünya siyasi tarihinde bugüne kadar yer almış olan başlıca bayan  liderlere bir göz atalım:

Dünyada ilk bayan başbakan (1959) Seylanlı Silimavo Bandaranaike idi. Dünya bayan devlet başkanı ve başbakanları arasında :  Arjantin - Maria Estella Peron, İsrail - Golda Meir, Avustralya- Julia Gillard, Bangladeş - Şeyh Hasina Vecid, Bulgaristan - Reneta Indzhova, Çin - Song Qingling, Dominik - Mary Eugenia Charles, Ekvator - Rosalía Arteaga Serrano, Endonezya - Megawati Sukarnoputri, Filipinler - Maria Gloria Macapagal Arroyo, Finlandiya - Tarja Halonen, Fransa - Edith Cresson, Güney Kore - Chang Sang, Gürcistan - Nino Burdzhanadze, Haiti - Claudette Werleigh, Hindistan - Indra Gandi, İrlanda - Mary Robinson, İsviçre - Ruth Dreifuss, İzlanda - Vigdis Finnbogadottir, Kanada - Kim Campbell,  Letonya - Vaira Vike Freiberga, Litvanya - Kazimiera Danutë Prunskienë, Makedonya - Radmila Sekerinska,  Malta - Agatha Barbara, Moğolistan – Nyam, Norveç - Gro Harlem Brundtland, Orta Afrika Cumhuriyeti - Elizabeth Domitien, Pakistan - Benazir Butto, Peru - Beatriz Merino Lucero, Portekiz - Maria Lurdes Pintasilgo, Polonya - Hanna Suchocka- İngiltere - Margaret Thatcher, Türkiye - Tansu Çiller, Ukrayna - Yuliya Timoşenko, Yeni Zelanda - Jenny Shipley, Yugoslavya - Milka Planinc, Arjantin - Cristina Fernândez gösterilebilir.(Antik Çağda Amazonların da bayan  liderleri vardı.)

Günümüzdeki tanınmış bayan devlet başkanı, parti lideri, başbakan ve bakanlar  arasında ise : Brezilya - Dilma Rousseff, Almanya - Angela Merkel, KKTC- Sibel Siber,  Arjantin - Maria Estella Peron, Avustralya- Julia Gillard, İsrail - Tzipi Livni, Norveç- Erna Solberg, Danimarka- Helle Thorning-Schmidt, Arjantin- Cristina Elisabet Fernández de Kirchner, Şili-Michelle Bachelet, Honduras- María Antonieta de Bográn, Hindistan- Sonia Gandhi, ABD- Sarah Palin, Ukrayna- Yuliya Timoşenko, Yunanistan- Elena Zarulia, Polonya- Ewa Kopacz, Doğu Türkistan (Uygur Özerk Bölgesi) - Rabia Kadir,  Thailand - Yingluck Shinawatra, Slovenya - Alenka Bratušek ve Özbekistan - Muhammed Salih  dikkati çekiyor.

Ancak, Orta Doğu ve Uzak Asya Ülkelerinde kadınların  siyasette yer almaması gerçekten şaşırtıcı.

ABD eski dışişleri bakanlarından Bayan  Condoleezza Rice ve Bayan Hillary Rodham Clinton dünya siyasetinde etkin oldular. ABD kamuoyu, son başkanlık seçimini, daha çok oy aldığı halde kaybeden Clinton’u hala ABD’nin mustakbel başkanı olarak görüyor.

Federal Almanya Başbakanı Bayan Angela Merkel, bütün Avrupa’yı yönetiyor.

2013 yılı Nobel Edebiyat Ödülü Kanadalı bayan yazar Alice Munro’ya verildi.

Ve  Birleşik Krallık´ın (İngiltere) ve   İngiliz Milletler Topluluğu Başkanı ve İMT’nu oluşturan 15 devletin kraliçesi olan II. Elizabeth ya da Elizabeth Alexandra Mary Windsor dünya siyasetinde hala ağırlıklı bir konuma sahip.Günümüzde İngiltere  Başbakanı Bayan Theresa May; Norveç Başbakanı Bayan Erna Solberg.

IMF Başkanı bayan Christine Lagarde başarılı çalışmalar yaptı. Amerikan Merkez Bankası (FED) başkanlığını Bayan Janet Yellen,  Başkan Yardımcılığı görevini de Bayan Lael Brainard yürütüyor.Böylece Amerikan ekonomisi ve para polikasının kadınlara emanet edildiği görülüyor.

Bazı ülkelerde muhalefet partilerinin başında bayan siyasetçiler yer aluyor. Bazı bayan bilimciler de ülkelerin önemli kurumlarına yönetici olarak atandılar: Bayan Sylvia  earlle (USA), Nikki Haley (USA) vb.

Dünya siyaset tarihinde (geçmişten günümüze kadar) yaklaşık 70 bayan, devlet başkanı,  başbakan, parti lideri ve bakan olarak görev yaptı.Yapılan gözlemlere göre, son yıllarda, dünya kamuoyu, bayan siyasetçilere yeni bir bulvar açtı.Dünya kamuoyunun en çok okuduğu ve izlediği Time, The Economist, Newsweek, Financial Times, Washington Post, International Harold Tribune, The New York Times, The Guardian, Le Monde, Die Zeit ve Bild gibi uluslararası dergiler ve gazeteler kadın siyasetçileri artık sayfalarına taşıyor, onları haber ve kapak yapıyor. CNN ve BBC gibi televizyon kanalları da bayan siyasetçileri sürekli olarak gündem yapıyor. Bayanların , dünya  kamuoyu ve siyasetindeki yeri ve etkinliği giderek artıyor. Bu konuda Çin, Rusya, İran gibi  önemli ülkelerde de önemli değişimler yaşanabilir.

Bayan siyasetçiler; uluslararası uyum, anlayış, saygı, sevgi, hoşgörü, olgunluk, insan hakları, vicdan, adalet ve dünya barışına yönelik yeni ve etkin bir dünya düzeni için denenmesi gereken yeni bir küresel fırsat  ve girişim olabilir mi acaba? Bu bağlamda Amerika’nın uluslararası ünlü haftalık “ Time” dergisi, 15 Eylül 2017 tarihli nüshasında, dünyadaki  mevcut bayan liderleri kapak yaptı ve “Dünyayı Değiştirmekte olan Kadınlar” konulu bilimsel bir araştırma yayımladı.

Bu konuda herkes farklı dünya görüşüne sahiptir.

Dünyaca ünlü Sanatçı Charlie Chaplin, şöyle demiş : "Dünyayı anneler, şairler ve öğretmenler yönetseydi, kimseler sızlanmazdı."

 

 

Add reply to this discussion




Turkish Dictionary
Turkish Chat
Open mini chat
New in Forums
Why yer gördüm but yeri geziyorum
HaydiDeer: Thank you very much, makes perfect sense!
Etmeyi vs etmek
HaydiDeer: Thank you very much!
Görülmez vs görünmiyor
HaydiDeer: Thank you very much, very well explained!
Içeri and içeriye
HaydiDeer: Thank you very much for the detailed ...
Present continous tense
HaydiDeer: Got it, thank you!
Hic vs herhangi, degil vs yok
HaydiDeer: Thank you very much!
Rize Artvin Airport Transfer - Rize Tours
rizetours: Dear Guest; In order to make your Black Sea trip more enjoyable, our c...
What does \"kabul ettiğini\" mean?
HaydiDeer: Thank you very much for the detailed ...
Kimse vs biri (anyone)
HaydiDeer: Thank you!
Random Pictures of Turkey
Most liked
Major Vowel Harmony

Turkish lesson by admin
Level: beginner
Introduction

Turkish lesson by admin
Level: beginner