Turkish Translation |
|
|
|
Turkish to English please..
|
1. |
16 Feb 2015 Mon 03:58 pm |
Kararıyor... Siyaha dönüyoruz.. Beyinlerimiz, kalplerimiz uyuşuyor, alışıyor. Konuşuyoruz, kelimelerimiz nereye gideceğini bilemiyor, dağılıyor. Yazıyoruz, yazılarımız bize bakıyor, biz onlara... Lanet ediyoruz, kınıyoruz, büyüyerek, güçlenerek karşımıza dikiliyor. Sevmeyi bilmiyoruz, sevmeyi sevmiyoruz. Alkışlamayı, yüceltmeyi, onurlandırmayı.. Bir olmaya çalışıyoruz, Aslında bir olduğumuzu bilmiyoruz, biz bilmedikçe Kılıçlar kınından çıkıyor, kalbimize saplanıyor. Her gün.. Renkler her gün biraz daha Görünmez oluyor ve biz siyaha dönüyoruz. Her gün siyah...
|
|
2. |
22 Feb 2015 Sun 08:57 pm |
Kararıyor... Siyaha dönüyoruz.. Beyinlerimiz, kalplerimiz uyuşuyor, alışıyor. Konuşuyoruz, kelimelerimiz nereye gideceğini bilemiyor, dağılıyor. Yazıyoruz, yazılarımız bize bakıyor, biz onlara... Lanet ediyoruz, kınıyoruz, büyüyerek, güçlenerek karşımıza dikiliyor. Sevmeyi bilmiyoruz, sevmeyi sevmiyoruz. Alkışlamayı, yüceltmeyi, onurlandırmayı.. Bir olmaya çalışıyoruz, Aslında bir olduğumuzu bilmiyoruz, biz bilmedikçe Kılıçlar kınından çıkıyor, kalbimize saplanıyor. Her gün.. Renkler her gün biraz daha Görünmez oluyor ve biz siyaha dönüyoruz. Her gün siyah...
We get dark...Turn black... Our minds and hearts become numb and get used to. We speak but our words don´t know where to go and they disperse. We write but our writings look at us and we at them... We curse, condemn but it defies us back as having been greater and more powerful. We don´t know how to love, we don´t love to love... To clap, to glorify, to dignify... We try to be one. However we don´t know that we actually are. And as long as we don´t know it, swords are drawn and stick into our hearts... Each day... Colours are getting more invisible by each day and we turn black. Each day is black.
|
|
3. |
22 Feb 2015 Sun 09:00 pm |
Kararıyor... Siyaha dönüyoruz.. Beyinlerimiz, kalplerimiz uyuşuyor, alışıyor. Konuşuyoruz, kelimelerimiz nereye gideceğini bilemiyor, dağılıyor. Yazıyoruz, yazılarımız bize bakıyor, biz onlara... Lanet ediyoruz, kınıyoruz, büyüyerek, güçlenerek karşımıza dikiliyor. Sevmeyi bilmiyoruz, sevmeyi sevmiyoruz. Alkışlamayı, yüceltmeyi, onurlandırmayı.. Bir olmaya çalışıyoruz, Aslında bir olduğumuzu bilmiyoruz, biz bilmedikçe Kılıçlar kınından çıkıyor, kalbimize saplanıyor. Her gün.. Renkler her gün biraz daha Görünmez oluyor ve biz siyaha dönüyoruz. Her gün siyah...
We get dark...Turn black... Our minds and hearts become numb and get used to. We speak but our words don´t know where to go and they disperse. We write but our writings look at us and we at them... We curse, condemn but it defies us back as having been greater and more powerful. We don´t know how to love, we don´t love to love... To clap, to glorify, to dignify... We try to be one. However we don´t know that we actually are. And as long as we don´t know it, swords are drawn and stick into our hearts... Each day... Colours are getting more invisible by each day and we turn black. Each day is black.
|
|
|