Practice Turkish |
|
|
|
Lots more homework...
|
1. |
09 Dec 2006 Sat 08:17 pm |
Probably some of you get crazy of me now (I'm sorry) but I just try to learn and to practice. So here are a lot of words I had to use in possessive way. This time it's not about the translation but about the correct suffix (including vowel harmony) and the change of P, Ç, T and K in B, C, D and Ğ. Can someone please tell me if it's okay and/or what I did wrong? I am very greatful for all the help I get here!
KALEM – pen / pen
Benim kalemim
Senin kalemin
Onun kalemi
Bizim kalemimiz
Sizin kaleminiz
Onların kalemleri
MASA – tafel / table
Benim masam
Senin masan
Onun masası
Bizim masamız
Sizin masanız
Onların masaları
EV – huis / house
Benim evim
Senin evin
Onun evi
Bizim evimiz
Sizin eviniz
Onların evleri
RADYO – radio / radio
Benim radyom
Senin radyon
Onun radyosu
Bizim radyomuz
Sizin radyonuz
Onların radyoları
TELEVİZYON – televisie / television
Benim televizyonım
Senin televizyonın
Onun televizyonı
Bizim televizyonımız
Sizin televizyonınız
Onların televizyonları
KANAT – vleugel / wing
Benim kanadım
Senin kanadın
Onun kanadı
Bizim kanadımız
Sizin kanadınız
Onların kanatları
DİLEK – wens / wish
Benim dileğim
Senin dileğin
Onun dileği
Bizim dileğimiz
Sizin dileğiniz
Onların dilekleri
AGAÇ – boom / tree
Benim ağacım
Senin ağacın
Onun ağacı
Bizim ağacımız
Sizin ağacınız
Onların agaçları
ŞARAP – wijn / wine
Benim şarabım
Senin şarabın
Onun şarabı
Bizim şarabımız
Sizin şarabınız
Onların şarapları
Çocuk – kind / child
Benim çocuğum
Senin çocuğun
Onun çocuğu
Bizim çocuğumuz
Sizin çocuğunuz
Onların çocukları
KÖPEK – hond / dog
Benim köpeğim
Senin köpeğin
Onun köpeği
Bizim köpeğimiz
Sizin köpeğiniz
Onların köpekleri
YATAK – bed / bed
Benim yatabım
Senin yatabın
Onun yatabı
Bizim yatabımız
Sizin yatabınız
Onların yatakları
GÖL – meer / lake
Benim gölüm
Senin gölün
Onun gölü
Bizim gölümüz
Sizin gölünüz
Onların gölleri
ŞELALE – waterval / waterfall
Benim şelalem
Senin şelalen
Onun şelalesi
Bizim şelalemiz
Sizin şelaleniz
Onların şelaleleri
DONDURMA – ijs / ice cream
Benim dondurmam
Senin dondurman
Onun dondurması
Bizim dondurmamız
Sizin dondurmanız
Onların dondurmaları
DÜNYA – wereld / world
Benim dünyam
Senin dünyan
Onun dünyası
Bizim dünyamız
Sizin düyanız
Onların dünyaları
EL – hand / hand
Benim elim
Senin elin
Onun eli
Bizim elimiz
Sizin eliniz
Onların elleri
BİLGİSAYAR – computer / computer
Benim bilgisayarım
Senin bilgisayarın
Onun bilgisayari
Bizim bilgisayarımız
Sizin bilgisayarınız
Onların bilgisayarları
CAN – leven / life
Benim canım
Senin canın
Onun canı
Bizim canımız
Sizin canınız
Onların canları
PARA – geld / money
Benim param
Senin paran
Onun parası
Bizim paramız
Sizin paranız
Onların paraları
|
|
2. |
09 Dec 2006 Sat 08:33 pm |
Almost but the following:
TELEVİZYON – televisie / television
Benim televizyonum
Senin televizyonun
Onun televizyonu
Bizim televizyonumuz
Sizin televizyonunuz
Onların televizyonları
YATAK – bed / bed
Benim yatağım
Senin yatağın
Onun yatağı
Bizim yatağımız
Sizin yatağınız
Onların yatakları
BİLGİSAYAR – computer / computer
Benim bilgisayarım
Senin bilgisayarın
Onun bilgisayarı
Bizim bilgisayarımız
Sizin bilgisayarınız
Onların bilgisayarları
|
|
3. |
09 Dec 2006 Sat 08:34 pm |
TELEVİZYON – televisie / television
Benim televizyonum
Senin televizyonun
Onun televizyonu
Bizim televizyonumuz
Sizin televizyonunuz
ooo, you're fast Aslan2, I just started to check them...
|
|
4. |
09 Dec 2006 Sat 08:35 pm |
Aslan, you're great! And the mistakes I made are just stupid from me. I should have known these. Ayla, thank you too!
|
|
5. |
09 Dec 2006 Sat 08:59 pm |
Quoting Ayla: TELEVİZYON – televisie / television
Benim televizyonum
Senin televizyonun
Onun televizyonu
Bizim televizyonumuz
Sizin televizyonunuz
ooo, you're fast Aslan2, I just started to check them... |
Yes. But it's my native language. Turkish isn't your native language, is it?
|
|
|