VAR MISIN?
Are You In?
Bütün beyazlarım kirli
Bütün yeşillerim uzak
Bütün mavilerim kırık
My all whites are dirty
My all greens are far
My all blues are broken
Avuçlarımda siyahlar
Sırtımda günahlarla geldim sana
Açar mısın kapını
Blacks in my palm
Sins on my back, I have come to you
Would you open the door?
Mazinin beşiğinden kalma bu çocuk gözler
Bir de titreyen sesim
Yalnızım yaralıyım eksiğim asiyim
Ve tarih kadar eskiyim
Yeniler misin?
These childish eyes have remained from the cradle of past
And my shaking voice too
I am alone, I am wounded, I am lacking, I am rebellious
And I am as old as history
Would you renew me?
Aynı şiirlerde buluşsak artık seninle
Aynı şarkılarda
Hatta aynı kadehlerden içsek yarınları
Ve atsak hayatımızdan ne varsa bizi sıkan
Eski gömlekleri ayakkabıları
Giydiğimiz o boğazlı kazakları
Ve yürüdüğümüz
O dar çıkmaz sokakları
May we come together in the same poems from now on
In the same songs
And even may we drink the tomorrows from the same cups
And may we throw everything that bore us:
Old shirts and shooes
Turtleneck sweaters that we wear
And those narrow dead-end streets
That we walk
Ertelenmiş günleri yaşasak el ele
Bir zeytin dalı uzatsak hayata
Yeniden çiçekler eksek bahçelere
Menekşeler büyütsek
Ve beraber büyüsek
Kaldığımız yerden
El atsak el değmemiş gecelere
Ve el ele koşsak yepyeni şiirlere
Var mısın?
May we live the delayed days hand to hand
May we offer an olive branch to the life
May we sow flowers in gardens again
May we nourish violets
And may we nourish them together
Where we left
May we grab at untouched nights
And may we run to the new poems hand to hand
Are you in?