Welcome
Login:   Pass:     Register - Forgot Password - Resend Activation

Turkish Class Forums / Turkish Translation

Turkish Translation

Add reply to this discussion
could someone correct these for me?
1.       sofia-gr
154 posts
 16 Oct 2006 Mon 06:29 pm

could someone correct these for me please?
i hope no translation in english is needed.
sorry for the lenght, i have no other means of practice.


- Hadi, uyan! Horoz öttü.. Ne zaman uyanacaksın sen? Epey işin var bugün; zeytin küfesi seni bekliyor dışarıda.
- Bırak beni... Söyle bana, neden günahını ben çekiyorum...? Hatırlamıyorsan, dün akşamı çok iş yaptığım için bitkin düştüm... Sus gayri!
----------------------------------------------------------

A: Senin ne işin var burada? Ve erkekkardeşin nerede Allah aşkına? Ona bugünkü buluşmamız hakkında hiç mi söylemediniz? Alıştırmamızın çok büyük bir kısmı almıştı, onsuz edemiyoruz.
B: Sizi rahatsız ediyorsam özür dilerim. Tabii, ona şahsen söyledim. şey, kardeşim aşırı işten dolayı çok yorulmuş, buluşmaya gelmeden önce bir nefes alacakmış (The thing is that my brother said that he got very tired because of the excessive work and that he would catch his breath before coming to the meeting). Bunları söylememi rıca etti.
A: Yok artık! Bu kadarı fazla!
C: Bu doğru Ayla. Ben onunla konuşurken hatta hiç iyi duyulmuyordu doğrusu...
A: Ama alıştırmamızın tanıtımı tam yarın olacak, biz de hiç hazır değilimiz! Nasıl yetişeceğiz? Bir Danny ve Erkan'ın ilgisizliği oldu ya, şimdi Frank'ın yokluğu da var. Buluştuğumuz son defa ne olduğunu biliyor musun? Biz işi yapmaya çalışırken, Erkan futbol hakkında konuşmaya devam ediyordu. Dervisin fikri ne ise, zikri de odur derim ben... öyle ve böyle, çöpe attık işimizi. Yeter değilmiş gibi, bir an önce Erkan "üzgünüm, yanınıza gelmem imkansız bugün, şehre gitmem lazım" diye yazarak bir e-mail attı. Kimsenin onların dizginini çekmesi gerek! (=Someone must draw rein on then some day!)
C: Serin gel! Mesele yapmasana! Durum bu kadar kötü değil. örneğin, Zak bize yardımcı olabilir, değil mi?
A: Bu sözün doğru. Ama bu zavallı insan daha ne yapsın? Onu fazla yorduk...
C: Eyvallah.... Yılmaz çağrırsak iyi olmaz mı? Bu işe tam uygun değil, ama başka çaremiz kalmadı.
A: Vallahi, haklısın ya! Yılmaz aklımdan bile geçmedi... Bize yardım edeceğinden dışında, çağırırsak çok sevinecek!
C: Gördün mü? Her şeye bir hayır vardır! Deniz de katılabilecekti. Ne dersin buna?
A: Yok, yok canım. Deniz hiç iyi görüntü göstermedi. Unuttun mu?
C: Niçin? Ne oldu onunla? Hiç bilmiyorum ben.
A: çok şey oldu.... Kısaca, Pazartesi akşamı sinsice odama girip, bütün tamamlayacak işimizden ilgili olan belgeleri/kağıtları çaldı ve onları ne istediği şekilde tamamladı. Hele ben! Grubumuzun lideri olduğum halde, bunun için haberim yoktu! Bu yüzden, bunun farkına vardığımda Deniz'den hesap sordum. Kötü şeyler söyledik birbirimize, soruyu fazla uzattık... Bundan sonra, onunla merhabayı bile kestim. O tür insanlarla mutahab olmak istemem.
C: Sanki haklısın. Erkan'la arkadaşlık ettiğinden beri, bize karşı düşmanlık ve kincilikten başka bir şey göstermiyor.

a million thanks

2.       sofia-gr
154 posts
 17 Oct 2006 Tue 12:52 pm

no replies... buhuhu

3.       sofia-gr
154 posts
 20 Oct 2006 Fri 03:34 pm

someone please....
i've been waiting long enough...
i'd like some help with it

thanks a million to anyone who's offered to help me out

4.       cyrano
0 posts
 20 Oct 2006 Fri 04:04 pm

- Hadi, uyan! Horoz öttü.. Ne zaman uyanacaksın sen? Epey işin var bugün; zeytin küfesi seni bekliyor dışarıda.
- Bırak beni... Söyle bana, neden günahını ben çekiyorum...? Hatırlarsan, dün akşam çok iş yaptığım için bitkin düştüm... Sus gayri!

----------------------------------------------------------

A: Senin ne işin var burada? Ve erkekkardeşin nerede Allah aşkına? Ona bugünkü buluşmamız hakkında hiç mi birşey söylemediniz? Alıştırmamızın çok büyük bir kısmı almıştı, onsuz edemiyoruz. (This is not clear. What do you mean by this?)

B: Sizi rahatsız ediyorsam özür dilerim. Tabii, ona şahsen söyledim. şey, kardeşim aşırı işten dolayı çok yorulmuş, buluşmaya gelmeden önce bir nefes alacakmış. Bunları söylememi rıca etti. (This part is quite good.)
A: Yok artık! Bu kadarı fazla!
C: Bu doğru Ayla. Ben onunla konuşurken hatta hiç iyi görünmüyordu/değildi doğrusu...
A: Ama alıştırmamızın tanıtımı tam da yarın olacak, biz ise hiç hazır değiliz! Bir Danny ve Erkan'ın ilgisizliği oldu ya, şimdi Frank'ın yokluğu da var. Son kez/En son buluştuğumuzda ne olduğunu biliyor musun? Biz işi yapmaya çalışırken, Erkan futbol hakkında konuşmaya devam ediyordu. Dervisin fikri ne ise, zikri de odur derim ben... Öyle ya da böyle, çöpe attık işimizi. Bu yetmezmiş gibi, Erkan hemen/derhal "üzgünüm, yanınıza gelmem imkansız bugün, şehre gitmem lazım" diye yazarak bir e-mail attı. Kişi/bir kimse kendi dizginlerini -kendisi- çekmesi gerek.
C: Ağır/Yavaş/Sakin ol! Mesele yapmasana! Durum bu kadar kötü değil. örneğin, Zak bize yardımcı olabilir, değil mi?
A: Bu sözün doğru. (Alternatively, "Bak bu doğru!" Ama bu zavallı insan daha ne yapsın? Onu fazla yorduk...
C: Eyvallah.... Yılmaz'ı çağırsak, daha iyi olmaz mı? Bu işe tam uygun değil, ama başka çaremiz kalmadı.
A: Vallahi, haklısın ya! Yılmaz aklımdan bile geçmedi... Bize yardım etmesi dışında/bir yana, çağırırsak çok sevinecek!
C: Gördün mü? Her şeyde bir hayır vardır! Deniz de katılabilirdi. Ne dersin buna?
A: Yok, yok canım. Deniz hiç de iyi bir görüntü/görünüm /izlenim vermedi. Unuttun mu?
C: Niçin? Ne oldu onunla? Hiçbir şey bilmiyorum ben.
A: çok şey oldu.... Kısaca, Pazartesi akşamı sinsice odama girip, işimizle ilgili tamamlanacak bütün belgeleri/kağıtlarıçaldı ve onları istediği şekilde tamamladı. Hele ben! Grubumuzun lideri olduğum halde, bundan hiç haberim olmadı/yoktu! Bu yüzden, bunun farkına vardığımda Deniz'den hesap sordum. Kötü şeyler söyledik birbirimize, sorunu fazla uzattık... Bundan sonra, onunla merhabayı bile kestim. O tür insanlarla mutahab olmak istemem.
C: Sanki haklısın. Erkan'la arkadaşlık ettiğinden beri, bize karşı düşmanlık ve kin gütmekten başka bir şey göstermiyor/yapmıyor.

5.       sofia-gr
154 posts
 21 Oct 2006 Sat 09:50 am

Thanks a lot cyrano about your precious help!

About this "obscure part",

A: Senin ne işin var burada? Ve erkekkardeşin nerede Allah aşkına? Ona bugünkü buluşmamız hakkında hiç mi birşey söylemediniz? Alıştırmamızın çok büyük bir kısmı almıştı, onsuz edemiyoruz. (This is not clear. What do you mean by this?)

i meant to say "What are you doing here? And where is your brother for God's sake? Haven't you told him anything about our today's meeting? He has taken on a very big part of our exercise, we can't do without him."


it seems i still do much mistakes

thanks a lot!


Add reply to this discussion




Turkish Dictionary
Turkish Chat
Open mini chat
New in Forums
Crossword Vocabulary Puzzles for Turkish L...
qdemir: You can view and solve several of the puzzles online at ...
Giriyor vs Geliyor.
lrnlang: Thank you for the ...
Local Ladies Ready to Play in Your City
nifrtity: ... - Discover Women Seeking No-Strings Attached Encounters in Your Ci...
Geçmekte vs. geçiyor?
Hoppi: ... and ... has almost the same meaning. They are both mean "i...
Intermediate (B1) to upper-intermediate (B...
qdemir: View at ...
Why yer gördüm but yeri geziyorum
HaydiDeer: Thank you very much, makes perfect sense!
Random Pictures of Turkey
Most commented