Solgun Bir Gül Dokunuca | At My Touch It Turns into a Faded Rose |
---|---|
Çoklarından düşüyor da bunca Görmüyor gelip geçenler Eğilip alıyorum Solgun bir gül oluyor dokununca. Ya büyük şehirlerin birinde Geziniyor kalabalık duraklarda Ya yurdun uzak bir yerinde Kahve, otel köşesinde Nereye gitse bu akşam vakti Ellerini ceplerine sokuyor Sigaralar, kağıtlar Arasından kayıyor usulca Eğilip alıyorum, kimse olmuyor Solgun bir gül oluyor dokununca. Ya da yalnız bir kızın Sildiği dudak boyasında Eşiğinde yine yorgun gecenin Başını yastıklara koyunca. Kimi de gün ortası yanıma sokuluyor En çok güz ayları ve yağmur yağınca Alçalır ya bir bulut, o hüzün bulutunda. Uzanıp alıyorum, kimse olmuyor Solgun bir gül oluyor dokununca. Ellerde, dudaklarda, ıssız yazılarda Akşamlara gerili ağlarla takılıyor Yaralı hayvanlar gibi soluyor Bunalıyor, kaçıp gitmek istiyor Yollar, ya da anılar boyunca. Alıp alıp geliyorum, uyumuyor bütün gece Kımıldıyor karanlıkta ne zaman dokunsam Solgun bir gül oluyor dokununca. |
It falls off a lot of people, heaven knows, Yet no passerby catches sight of it, I bend and pick it up, At my touch it turns into a faded rose. In one of those big cities He wanders at this or that crowded spot In the country at a far-off place where he is In a hotel room or a coffeehouse; Wherever he goes at this late hour He sticks his hands into his pockets And through cigarettes and pieces of paper It gently slips out and goes, I bend and pick it up, no one materializes At my touch it turns into a faded rose. Or it lingers on the lipstick That a lonely girl takes off On the threshold of another weary night When she rests her head on the pillows Sometimes at midday it cuddles up to me You know it's on that same cloud of sorrows That descends mostly at autumn or at rainfall. I reach out and clutch it, no one materializes At my touch it turns into a faded rose. On hands and lips and desolate inscriptions It gets caught in nets drawn across the night Panting like a wounded animal In anguish, he yearns to escape the net's throes And to run along the roads or the mementoes. Time and time again I take it along, it stays awake all night Stirring in darkness, whenever I touch it At my touch it turns into a faded rose. translated by A. Turan Oflazoglu - Gungor Dilmen |
Turkish Dictionary |
---|
Turkish Chat |
---|
New in Forums |
---|
Giriyor vs Geliyor.
Hoppi: gelmek = to come girmek = to enter or to come in That sai... |
Geçmekte vs. geçiyor?
Hoppi: ... and ... has almost the same meaning. They are both mean "i... |
Intermediate (B1) to upper-intermediate (B...
qdemir: ... |
Why yer gördüm but yeri geziyorum
HaydiDeer: Thank you very much, makes perfect sense! |
Etmeyi vs etmek
HaydiDeer: Thank you very much! |
Görülmez vs görünmiyor
HaydiDeer: Thank you very much, very well explained! |
Içeri and içeriye
HaydiDeer: Thank you very much for the detailed ... |
Present continous tense
HaydiDeer: Got it, thank you! |
Random Pictures of Turkey |
---|
Most liked |
---|