the imperative mood + diye = so that
öğren+e+im diye---------------->öğreneyim diye (so that I learn) anla+- diye--------------------->anla diye (so that you understand) duy+ma(neg.)+sın diye---------->duymasın diye (so that he doesn´t hear) unut+ma(neg.)+a+lım diye------->unutmayalım diye (so that we don´t forget) otur+in diye-------------------->oturun diye (so that you sit/sit down) uyu+sin+ler diye---------------->uyusunlar diye (so that they sleep)
Anla diye tekrar tekrar açıklıyorum. (I´m explaining again and again so that you understand.) =Anlaman için tekrar tekrar açıklıyorum. (It may be beneficial to repeat the previous lesson of "so that" if you couldn´t analysed these sentences yourself.)
Annem duymasın diye kısık sesle konuştum. (I spoke by low voice so that my mother doesn´t hear.) =Annemin duymaması için kısık sesle konuştum.
Oturun diye birkaç sandalye getirdik, niye oturmuyorsunuz? (We brought a few chairs so that you sit, why don´t you sit down?) =Oturmanız için birkaç sandalye getirdik, niye oturmuyorsunuz?
kaçmak (to run away) kaç+ama(neg.ability)+sın diye---->kaçamasın diye (so that he can´t run away)
Kaçamasın diye onu zincirle bağladık. (We fastened him by chain so that he can´t run away.) =Kaçamaması için onu zincirle bağladık.
görmek (to see) alt (the underside, the below) çizmek (to draw)
alt+ı(poss.)+ı(acc.) çizmek--> altını çizmek (to underline (direct: to draw its underside))
gör+ebil+- diye------------------->görebil diye (so that you can see)
Görebil diye altını mavi kalemle çizdim. (I underlined it with blue pen so that you can see.) =Görebilmen için altını mavi kalemle çizdim. |
Share: |
Turkish Dictionary |
---|
Turkish Chat |
---|
New in Forums |
---|
Giriyor vs Geliyor.
Hoppi: gelmek = to come girmek = to enter or to come in That sai... |
Geçmekte vs. geçiyor?
Hoppi: ... and ... has almost the same meaning. They are both mean "i... |
Intermediate (B1) to upper-intermediate (B...
qdemir: ... |
Why yer gördüm but yeri geziyorum
HaydiDeer: Thank you very much, makes perfect sense! |
Etmeyi vs etmek
HaydiDeer: Thank you very much! |
Görülmez vs görünmiyor
HaydiDeer: Thank you very much, very well explained! |
Içeri and içeriye
HaydiDeer: Thank you very much for the detailed ... |
Present continous tense
HaydiDeer: Got it, thank you! |
Random Pictures of Turkey |
---|
Most liked |
---|