General/Off-topic |
|
|
|
Turkish Poetry...
|
1. |
21 Dec 2005 Wed 11:24 am |
VE BİTMEK TÜKENMEYEN ÜMİTLER IŞIĞINDA SORMADAN DA DURAMIYOR DELİ YÜREK
Su olsam, ateş olsam,
Göklerdeki güneş olsam,
Konuşmasam,
taş olsam
Yine de oynar misin benimle... ?
Sus olsam, kusur olsam,
Ağızdaki küfür olsam,
Doğuştan esir olsam,
Yine de oynar misin benimle... ?
Sayılmasam, kaç olsam,
Topraktaki güç olsam,
Abdal gibi suç olsam
Yine de oynar misin benimle... ?
|
|
2. |
21 Dec 2005 Wed 12:12 pm |
Quoting freshman: VE BİTMEK TÜKENMEYEN ÜMİTLER IŞIĞINDA SORMADAN DA DURAMIYOR DELİ YÜREK
Su olsam, ateş olsam,
Göklerdeki güneş olsam,
Konuşmasam,
taş olsam
Yine de oynar misin benimle... ?
Sus olsam, kusur olsam,
Ağızdaki küfür olsam,
Doğuştan esir olsam,
Yine de oynar misin benimle... ?
Sayılmasam, kaç olsam,
Topraktaki güç olsam,
Aptal gibi suç olsam
Yine de oynar misin benimle... ?
|
Can we also have this in English please Freshman, so that learners can understand.
Thank you
|
|
3. |
21 Dec 2005 Wed 12:37 pm |
And name of author, please
|
|
4. |
21 Dec 2005 Wed 03:15 pm |
It is not a poem, but the lyrics of Bülent Ortaçgil's song called "Benimle Oynar mısın?" and it belongs to him.
By the way, the third line in the last quatrain should have been "Abdal gibi suç olsam".
Aptal = Idiot
Abdal = Pir Sultan Abdal
|
|
5. |
21 Dec 2005 Wed 03:35 pm |
what if i were the water, or the flame,
or the sun on the blue,
what if i don't talk,
like a stone
would you still play with me?
what if i were silent, or defected,
or the cuss in your mouth,
what if i were a slave inborn,
would you still play with me?
what if i were not counted,
or carrying the strength of the ground,
what if i were the quilt of Abdal,
would you still play with me?
Quoting freshman: VE BİTMEK TÜKENMEYEN ÜMİTLER IŞIĞINDA SORMADAN DA DURAMIYOR DELİ YÜREK
Su olsam, ateş olsam,
Göklerdeki güneş olsam,
Konuşmasam,
taş olsam
Yine de oynar misin benimle... ?
Sus olsam, kusur olsam,
Ağızdaki küfür olsam,
Doğuştan esir olsam,
Yine de oynar misin benimle... ?
Sayılmasam, kaç olsam,
Topraktaki güç olsam,
Aptal gibi suç olsam
Yine de oynar misin benimle... ?
|
|
|
6. |
21 Dec 2005 Wed 05:14 pm |
Her GülüşÃ¼mde Ben Hâlâ Sana Ağlıyorum...!
"Gün senden ışık alsa da bir renge bürünse,
Ay secde edip çehrene yerlerde sürünse.
Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan,
Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse.
Ey sen ki! Kül ettin beni onmaz yakışınla
Ey sen ki! Gönüller tutuşur her bakışınla
Vur şanlı silahınla, gönül mulkü düzelsin;
Sen öldürürken de, vururken de güzelsin.
...
Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince
Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince
Gönlümeki azgın devi rüzgarlara attım.
Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım
...
Dünyayı boğup mahşere döndürse denizler
Tek bendeki volkanları söndürse denizler!
Hala yaşıyor gizlenerek ruhuma <>
İmanı bulunsaydı, bütün ömre mukabil
Sırretmeye elden seni bir perde olurdum
TOPRAK GİBİ HER ÇİĞNEDİĞİN YERDE OLURDUM..."
*Alıntıdır...
|
|
7. |
23 Dec 2005 Fri 05:40 pm |
AYRILANLAR İÇİN
Yollarımız burada ayrılıyor
Artık birbirimize iki yabancıyız
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet her şeyi unutmalıyız
Her kaderin tesellisi bulunur, üzülme
İnsan ne kadar sevse unutabilir
Mevsimler, gelir geçer, yıllar geçer
Sen de unutursun bir gün gelir
Hiç yaşamamışÃ§asına, hiç sevmemişÃ§esine
Unutursun o günlerimizi, gecelerimizi
O günlerce gecelerce sevişmelerimizi
Her şeyi evet her şeyi unutabilirsin
Hatta bütün yazdıklarımı satır satır
Kalırsa, içinde bir derin sızı kalır
|
|
8. |
23 Dec 2005 Fri 05:41 pm |
sen yoksun
boşuna yağıyor yağmur
birlikte ıslanamayacağız ki..
boşuna yorulur yollar
uzar uzar gider
birlikte yürüyemeyeceğiz ki....
boşuna bu nehrin
çırpınıp pırpırlanması
kıyısında oturup göremeyeceğiz ki...
özlemler de ayrılıklar da boşuna
öyle uzaklardayız
birlikte ağlayamayacağız ki..
seviyorum seni boşuna
boşuna yaşıyorum
yaşamı bölüşemeyeceğiz ki...
AZİZ NESİN
|
|
9. |
23 Dec 2005 Fri 05:41 pm |
BEKLENEN
ne hasta bekler sabahı
ne taze ölüyü mezar
ne de şeytan bir günahı
seni beklediğim kadar
geçti! istemem gelmeni
yokluğunda buldum seni
bırak vehmimde gölgeni
gelme! artık neye yarar?
NECİP FAZIL KISAKUREK
|
|
10. |
23 Dec 2005 Fri 05:42 pm |
Git
Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahima girmeden, katilim olmadan git!
Git de şen şakrak geçen günlerime gün ekle,
Beni kahkahaların sustuğu yerde bekle.
Madem ki benli hayat sana kafes kadar dar,
Uzaklaş ellerimden uçabildigin kadar.
Hadi git, benden sana dilediğince izin,
Öyle bir uzaklaş ki karda kalmasin izin.
Sanırlar ki sen beni biricik yar saymıştın;
Oysa ki hep yedekte, hep elde var saymıştın.
Hadi git, ne bir adres, ne bir hatıra bırak,
Zannetme ki pişmanlık, mutluluk kadar ırak!
Her darbene tahammül edecektir bedenim,
Gururum mani olur perişan halime benim.
Henüz layık değilken tomurcuk kadar AŞKA,
Sana gül bahçesini kim açar benden başka!
Hercai arılara meyhanedir çiçekler,
Kim bilir şerefinden kaç kadeh içecekler!
Madem aşk tablosunun takdirinden acizsin,
Git de çağdaş ressamlar modern resimler çizsin.
Ne vedaya gerek var, ne de mektuba hacet,
Git de Allah aşkına bir selama muhtaç et!
Güllere de aşk olsun gene sen kokacaksan!
Fallara da aşk olsun gene sen çıkacaksan!
Kopsun nerden inceyse artık bu bağ, bu düğüm,
Her gece daha berbat, daha vahim gördügüm.
Korkulu düşlerimi yorumdan kaçıyorum;
Sırf sana üzülüyor, sırf sana acıyorum.
Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahima girmeden, katilim olmadan git!
bu da benden olsun arkadaşlar çok sewerim...
|
|
11. |
23 Dec 2005 Fri 05:42 pm |
kalbim taşa döndü kışa döndü
yürek fena halde
göğsünde bana bir yer yok mu
yaşardım himayende
yani ciddi ciddi gidiyomusun
sahi sevdim seni bilmiyomusun
öldür bari sağ bırakma
yaşayamam öyle anlamıyosun
döne dolana kapında köle olucam
yana yakına herkese seni mi sorucam
buysa adalet sonum felaket
düse takıla peşinde kaybolucam
|
|
12. |
23 Dec 2005 Fri 05:42 pm |
Bir derdim var dinleyin ey gökteki yıldızlar
Beni benden çalarak kaybolup gitti yıllar
Aşk aşk aşk yüzünden ısdıraba kul oldum
Ömrüm böyle tükendi ne kadar zalim yıllar
Gönlüm söz dinlemiyor sevdiğimi ver diyor
Kim görse şu halimi bir daha sevme diyor
Of aşk yüzünden arapsaçına döndüm
Çöz beni arapsaçı çivi çiviyi söker
Budur bunun ilacı budur bunun ilacı
Sen gittin saçlarıma erimiz karlar yağdı
Mevsimlerin tadı yok baharım sende kaldı
Ansızın gidiverdin haber bile vermedin
Hem kendin harab oldun hem beni benden ettin
Gönlüm söz dinlemiyor sevdiğimi ver diyor
Kim görse şu halimi bir daha sevme diyor
Of aşk yüzünden arapsaçına döndüm
Çöz beni arapsaçı çivi çiviyi söker
Budur bunun ilacı budur bunun ilacı
|
|
13. |
23 Dec 2005 Fri 05:43 pm |
BEN ZAMANSIZ GİDİŞLERE HİÇ
KAHRETSİN HİÇ ALIŞAMADIM
SÖYLEMEDİM SANA
ARAYIP SORMADIM
AKLIMA GELMİYOR DEDİM
UNUTMUŞ GİBİ YAPTIM
İKİDEN ÜÇ ÇIKMAZ Kİ
ZORLAMAKLA OLMAZ Kİ
BEN DE İNANDIM SONUNDA
AŞK BU SUÇLA BESLENİR
AZI KARAR ÇOĞU ZARAR
DİYEN SEN DEĞİL MİYDİN
ŞİMDİ SEN BENİ ARA
ARA BUL GİDİYORUM HAYATINDAN
SEN HİÇ YANLIZLIĞA BİŞEYLER ANLATTIN MI
SEN HİÇ ÖYLECE ORTADA KALDIN MI
UCUZ MUMLAR BİLE YANDI MI ALEV ALEV
SEN HİÇ DÜŞÃœNMEDEN
ERKEN ERKEN AYRILDIN MI
AYRILDINMI ERKEN ERKEN
|
|
14. |
23 Dec 2005 Fri 05:48 pm |
Ona seni anlattı,sana onu anlattı..
Başı ona anlattı,sana sonu anlattı..
Yarım yarım yaşayan darmadağın evlere
Birin ne kadar bütün olduğunu anlattı.
Ö.Asaf
|
|
15. |
23 Dec 2005 Fri 07:24 pm |
Wow - you have been busy - such a lot of words - I wish I could understand them!
|
|
16. |
23 Dec 2005 Fri 10:12 pm |
I wish I could translate them fully but I cant now..still studying...
|
|
17. |
24 Dec 2005 Sat 01:32 am |
I wish you Good Luck with your studies
|
|
18. |
24 Dec 2005 Sat 11:46 am |
Thanx..you are very kind...
|
|
19. |
25 Dec 2005 Sun 03:59 am |
One of the Atilla İlhan's poem and very nice one.. and i wanted to add my chosen to the topic of Turkish Poetry. and also this poem was singed by yaşar and its nice really nice.. i will work on this poems translation.. but i can say its about begging for not breaking up...
beni koyup gitme ne olursun
durduğun yerde dur
kendini martılarla bir tutma
senin kanatların yok
düşersin yorulursun
beni koyup gitme ne olursun
bir deniz kıyısında otur
gemiler sensiz gitsin bırak
herkes gibi yaşasana sen
işine gücüne baksana
evlenirsin çocuğun olur
beni koyup gitme ne olursun
sonun kötüye varacak
beni koyup gitme ne olursun
elimi tutuyorlar ayağımı
yetişemiyorum ardından
hevesim olsa param olmuyor
param olsa hevesim
yaptıklarını affettim
beni koyup gitme ne olursun
seninle gelmeyeceğim yine de
beni koyup gitme ne olursun
|
|
20. |
26 Dec 2005 Mon 01:12 am |
YALNIZLIK SIIRI by Orhan Veli
Bilmezler yalniz yasamayanlar,
Nasil korku verir sessizlik insana;
Insan nasil konusur kendisiyle;
Nasil kosar aynalara,
Bir cana hasret,
Bilmezler.
and translated:
THE POEM OF BEING LONELY
They don't know,
Those who don't live alone,
How frightening is
Soundlessness;
How a person talks to himself,
How he runs to mirrors,
Hungry for a soul,
They don't know it.
|
|
21. |
26 Dec 2005 Mon 02:38 pm |
Serenad
.
Yesil pencerenden bir gül at bana
Isiklarla dolsun kalbimin içi.
Geldim iste mevsim gibi kapina,
Gözlerimde bulut, saclarimda çig.
Açilan bir gülsun sen yaprak yaprak
Ben askimla bahar getirdim sana.
Tozlu yollardan geçtigim uzak
iklimden sarkilar getirdim sana.
Seffaf damlalarla titreyen agir
Goncanin altinda bükülmüs her sak;
Seninçin dallardan süzülen itir,
Seninçin yasemin, karanfil, zambak...
Bir kus sesi gelir dudaklarindan
Gözlerin gönlümde açar nergisler,
Düsen bin öpstür yanaklarindan
Mor akasyalarla ürperen seher.
Pencerenden bir gül attigin zaman
Isiklarla dolacak kalbimin içi..
Geçiyorum mevsim gibi kapindan,
Gözlerimde bulut, saçlarimda çig.
.
Ahmet Muhip Dranas
.
|
|
22. |
26 Dec 2005 Mon 02:40 pm |
.
.
Yaz Bitti
.
yazin bittigi her yerde söylenir
söylenmeyen seyler kalir geriye
ve sonra hiç bir sey olmamis gibi
agir, usul bir hazirlik baslar
uykuya benzer yeni bir mevsime
orda burda,ev içlerinde,kir kahvelerinde,deniz kenarlarinda
incelen yazin aksam esintilerinde
zaman usulca siyrilir aramizdan
ta içimizde duyariz gelecek günlerin geçmisini
baska ne gelir elimizden
büyük bir uzakliga gülümseyerek
geçistiririz
iskaladigimiz seyleri
yatistirici rüzgarlar
disavurur içimizdeki lodosu, poyrazi, günbatimlarini
saklar bizi
gözlerimizdeki hüzne 'dinginlik' adini verir
'seni iyi gördüm' diyenler
biz de iyi hissederiz kendimizi
elimizden baska ne gelir ki?
köse baslari, aksamüstleri,kokular
tozar gider zamanin boslugunda
karisir anlarin kuytu bellegine
belki sonralari bir gün
hatirlanir ayni kederle
yazin bittigi her yerde söylenir
söyleyenler inanir bir seylerin sahiden bittigine
yaz biter
eskir geceler,serin,hüzünlü
yeni mevsime hazirlik: ömrün teyel yerleri
bir yani telas,bir yani ürperten yaz sonu ikindileri
çikarir sizi dalgin derinliginizden
yasadiginizi duyarsiniz teninizde
bir zamanlar okumus oldugunuz kitaplari özlersiniz
sicak odalari, beyaz, temiz yastiklari
ahsap panjurlari
yaz bitti
bitmeyen seyler kaldi geride
yaz bitti
yaz bitti
yüksek sesle söylüyorum bunu kendime
her yerde söylendigi gibi
yaz bitti
yaz bitti
hiç bir sey hiç bir sey
hiç bir sey
yalnizca üsüyorum simdi
.
Murathan Mungan
|
|
23. |
26 Dec 2005 Mon 02:43 pm |
.
.
Acilara Tutunmak
.
Aci çekmek özgürlükse
Özgürdük ikimiz de
O, yuvasiz çalikusu
Bense kafeste kanarya
O, dolasmis daldan dala
Savurmus yüregini
Ben bölmüsüm yüregimi
Baskaldiran dizelere
Kavusmak özgürlükse
özgürdük ikimiz de
elleri çiglik çiglik
yanyana iki dünya
ikimiz iki dagdan
iki hirçin su gibi
akip gelmistik
bulusmustuk bir kavsakta
unutmustuk ayriligi
yok saymistik özlemeyi
sarkimiza dalmistik
mutluluk mavi çocuk
oynardi bahçemizde
aramakmis oysa sevmek
özlemekmis oysa sevmek
bulup bulup yitirmekmis
düssel bir oyuncagi
yalanmis hepsi yalan
sevmek diye bir sey vardi
sevmek diye bir sey yokmus
Aci çektim günlerce
Aci çektim susarak
Su kisacik konutlukta
Deprem kargasasinda
Yasadim bir kaç bin yil
Acilara tutunarak
Aci çekmek özgürlükse
Özgürüz ikimizde
acilardan artakalan
iste o bakislarmis
kugu diye gözlerimde
gün batimi bulutlarmis
yalanmis hepsi yalan
savrulup gitmek varmis
ayri yörüngelerde...
.
Hasan Hüseyin Korkmazgil
(dis poem also singed as a song)haluk levent acılara tutunmak
|
|
24. |
26 Dec 2005 Mon 02:44 pm |
Quoting ramayan: .
.
Yaz Bitti
.
...yaz bitti
yaz bitti
yüksek sesle söylüyorum bunu kendime
her yerde söylendigi gibi
yaz bitti
yaz bitti
hiç bir sey hiç bir sey
hiç bir sey
yalnizca üsüyorum simdi
.
Murathan Mungan
|
the last stanza is very effective bnce...
the last line lingers in ur mind too... and the worst thing of all.. i know exactly what the poet was trying to explain there...
|
|
25. |
26 Dec 2005 Mon 02:44 pm |
.
.
Adim Sonbahar
.
nasil is bu
her yanina çiçek yagmis
erik agacinin
isik içinde yüzüyor
neresinden baksan
gözlerin kamasir
oysa ben aksam olmusum
yapraklarim dökülüyor
usul usul
adim sonbahar
(Ayrilik Sevdâya Dâhil,1993)
.
Attila Ilhan
.
|
|
26. |
26 Dec 2005 Mon 02:48 pm |
Bir Gece Ansizin Gelebilirim
.
Bu kadar yürekten çagirma beni!
Bir gece ansizin gelebilirim.
Beni bekliyorsan, uyumamissan,
Sevinçten kapinda ölebilirim.
Belki de hayata yeni baslarim,
Içimde küllenen kor alevlenir,
Bakarsin hiç gitmem kölen olurum,
Belki de seversin beni kim bilir.
Kal dersen, daglarca severim seni,
Bir deniz olurum ayaklarinda,
Ask bu özleyis bu, hiç belli olmaz,
Kalbim duruverir dudaklarinda.
Ya da unuturum kim oldugumu,
Hatirlamam belki adimi bile,
Belki de çildirir, deli olurum,
Sana kavusmanin heyacaniyla...
Ask bu, bilinir mi nereye varir,
Ne durdurur özlemini, seveni...
Bakarsin ansizin gelebilirim,
Bu kadar yürekten çagirma beni.
.
Ümit Yasar Oguzcan
.
|
|
27. |
26 Dec 2005 Mon 02:49 pm |
Bekle Dedi
.
Bekle dedi gitti
Ben beklemedim, o da gelmedi...
Ölüm gibi bir sey oldu
Ama kimse ölmedi...
.
Özdemir Asaf
just one word
PERFECT!!!
|
|
28. |
26 Dec 2005 Mon 02:51 pm |
SENI SEVIYORUM! DIYEN DILLERE DEGIL...SENIN ICIN AGLAYAN GOZLERE INAN...
Believe in the eyes crying for you, not the tongues which say I love you...
|
|
29. |
26 Dec 2005 Mon 02:51 pm |
.
.
Mehmetçik
.
Ey Mehmetçik! kayalardan asagi akarsin,
Kanatlarin altina bir çift pençe takarsin.
Kükredigin zaman inler, ovalar ve daglar,
Ardindan aglar, analarla birlikte çaglar.
Sen yürüyünce yürür pesin sira gök ve yer,
Mezarindan dogrultsak basin tâ göge deger.
Kosup kanat takasim gelir zafer büstüne,
Her gece rahmet yagar Gelibolu üstüne.
Gün boyunca Sakarya tarafindan esersin,
Sana öldü diyenlere sessizce gülersin.
Çikamazlar kahpeler birebir karsina,
Satirlar yetmez oldu, kahramanlik marsina.
Ya estikçe esersin, ya costukça cosarsin,
Malazgirt’e, oradan Nigbolu’ya kosarsin.
Bir gün nöbet tutar bir gün sinirda gezersin,
Karsina çikmayan yilani, inde ezersin.
Kaninla, caninla destan gibi tarih yazdin,
Sana yan bakan olunca mezarini kazdin.
Gövden çelikten midir, vurulsa da yatmaz,
Keskin bakisli! sen oldukça bu hilâl batmaz.
Ey Mehmet! anan sirtlan degil arslan dogurmus,
Rabbim senin hamurunu tunç ile yogurmus.
(Eskisehir 15/11/2003)
.
Hikmet Küçük
.
written for turkish army......
|
|
30. |
26 Dec 2005 Mon 02:53 pm |
Quoting miss_ceyda: SENI SEVIYORUM! DIYEN DILLERE DEGIL...SENIN ICIN AGLAYAN GOZLERE INAN...
Believe in the eyes crying for you, not the tongues which say I love you...
|
gozler kalbin aynasıdır....yalan nedir bilmez onlar....
eyes are the mirror of the heart..they dont know wads lie.....
|
|
31. |
26 Dec 2005 Mon 02:54 pm |
Bekledim
.
Biraktigin yara yetmezmis gibi
Dertlerime yeni dertler ekledim
Ben aciya yoldas edip kendimi
Yillar yili dönüsünü bekledim
.
Mehmet Hamurcu
......i wish someone translate dis...i dont have much time
|
|
32. |
26 Dec 2005 Mon 02:57 pm |
.
.
Didâr Olur
.
Sanma sâhim,...herkesi sen................sadikâne...........yâr olur.
Herkesi sen,.....dostun mu sandin,......belki ol..............agyâr olur.
Sadikâne,.........belki ol...................... âlemde bir.........didâr olur.
Yâr olur,...........agyâr olur,.................didâr olur,.........serdâr olur.
.
Yavuz Sultan Selim (sultan has got a good sense of humour and a literary idendity....its really exciting.....surprising.....
.
|
|
33. |
26 Dec 2005 Mon 02:57 pm |
Quoting ramayan:
Bekledim
.
Biraktigin yara yetmezmis gibi
Dertlerime yeni dertler ekledim
Ben aciya yoldas edip kendimi
Yillar yili dönüsünü bekledim
.
Mehmet Hamurcu
......i wish someone translate dis...i dont have much time |
its like the the wounds which u left arent enough
ive added new troubles to my current troubles
whats the point in doing this.. ur english is better than my TR... u do it man...
i think what i did there was wrong anyway..? dmi?
|
|
34. |
26 Dec 2005 Mon 02:57 pm |
INSANIN INSANA VEREBILECEGI EN OLUMSUZ HEDIYEDIR SEVGI...
UNUTMA KI INSAN SEVEBILDIGI KADAR INSANDIR...
Love is the most eternal present a person can give to someone...
Don't forget that one is human as far as he is able to love...
|
|
35. |
26 Dec 2005 Mon 03:00 pm |
INSANLARIN UMUDUNU KIRMA..BELKI DE SAHIP OLDUGU TEK SEY ODUR.
DUNYADA PAYLASILDIKCA BUYUYEN TEK SEY SEVGIDIR.HAYDI O ZAMAN PAYLASALIM...
Don't break the hope of the people.. It may be the only thing they have.
The only thing on earth which grows when shared is love, so let's share it...
|
|
36. |
26 Dec 2005 Mon 03:02 pm |
.
.
Bu Ask Burada Biter
.
Bu ask burada biter ve ben çekip giderim
Yüregimde bir çocuk cebimde bir revolver
Bu ask burda biter iyi günler sevgilim
Ve ben çekip giderim bir nehir akip gider
Bir hatiradir simdi dalgin uyuyan sehir
Solarken albümlerde çocuklar ve askerler
Yüzün bir kir çicegi gibi usulca söner
Uyku ve unutanlik gittikce derinlesir
Yan yana uzanirdik ve islakti çimenler
Ne kadar güzeldin sen! nasil essiz bir yazdi!
Bunu anlattilar hep, yeni yiten bir aski
Geçerek bu dünyadan bütün olu sairler
Bu ask burada biter ve ben çekip giderim
Yüregimde bir çocuk cebimde bir revolver
Bu ask burada biter iyi günler sevgilim
Ve ben çekip giderim bir nehir akip gider
.
Ataol Behramoglu
haluk levent also sing dis poem.....
|
|
37. |
26 Dec 2005 Mon 03:03 pm |
Mahvolmus Hayatlar
.
'ayni kadinla iki kez
evlenerek hayatimi mahvettim'demis
William Saroyan.
hayatlarimizi mahvedecek bir seyler
her zaman vardir,
William,
neyin veya kimin
bizi önce
bulduguna
bakar,
mahvolmaya hep
hazirizdir.
mahvolmus hayatlar
olagandir
bilgeler için de
ahmaklar için de.
ancak
o mahvolmus hayat
bizimki oldugunda,
iste o zaman
farkina variriz
intiharlarin,ayyaslarin,hapisane
kuslarinin,uyusturucu müptelalari
ve benzerlerinin.
varolusun
menekseler kadar,
gökkusagi
kasirga
ve
tamtakir
mutfak
dolabi
kadar
olagan
bir
parçasi
olduklarinin.
.
Charles Bukowski
not turkish but i wanted to share...
|
|
38. |
26 Dec 2005 Mon 03:05 pm |
Mavi, Maviydi Gökyüzü
.
Mavi, maviydi gökyüzü
Bulutlar beyaz, beyazdi
Boslugu ve üzüntüsü
Içinde ne garip yazdi...
Garip, güzel, sonra mahzu
Isikla yagmur beraber,
Bir türkü ki gamli, uzun,
Ve sen gülünce açan güller.
Beyaz, beyazdi bulutlar
Gölgeler bugulu, derin;
Ah o hiç dinmeyen rüzgâr
Ve uykusu çiçeklerin.
Mor aydinlikta bir çinar
Veya kestane dibinde;
Mahmur süzülen bakislar
Ikindi saatlerinde...
Birden gülümseyen yüzün
Sabahlarin aynasinda
Ve beni çildirtan hüzün
Iki bakis arasinda.
kim bilir simdi nerdesin
senindir yine aksamlar
merdivende ayak sesin
rihtim tasinda gölgen var
.
Ahmet Hamdi Tanpinar
|
|
39. |
26 Dec 2005 Mon 03:06 pm |
.
.
Kimsesizdi Asilligin
.
Kimsesizdi asilligin
Soyu tukenmis masal kuslari gibi
beklerdin beni dukkanlarin onunde
sokak koselerinde...
Kimse sigamazken kendi gecesine
sen kapilarin onundeki
sahipsiz dalginliga vurulurdun
Cok iyi bildigin bir meyhaneydi dunya
duslere karsi yasanan...
Tehlikeliydin, kimsesizdi asilligin
en kirli yerde
arardin sevgiyi...
en dipte...
Hayatin en unutulmus yerinde...
.
Cezmi Ersöz
.
|
|
40. |
26 Dec 2005 Mon 03:07 pm |
ASK GUNAH OLMAYACAK KADAR MASUM,KOLE OLMAYACAK KADAR OZGUR,UNUTULMAYACAK KADAR DERIN,UMULMAYACAK KADAR YAKIN,TEK BASINA YASANMAYACAK KADAR TAKIMDIR...
Love is too innocent to be a sin, too free to be a slave, too deep to be forgotten, closer than expected and something not to be experienced alone..
|
|
41. |
26 Dec 2005 Mon 03:08 pm |
BEN SENI SECTIM SEN BENIM ICIN YALAN DUNYADAKI TEK GERCEKSIN...
I chose you, you are the only truth in this untrue world...
|
|
42. |
26 Dec 2005 Mon 03:08 pm |
UZAKLIKLAR KUCUK SEVGILERI YOK EDER BUYUKLERI ISE YUCELTIR TIPKI RUZGARIN MUMU SONDURUP ATESI YUKSELTTIGI GIBI...
Distances destroy little loves and exalt big ones just like wind blows out a candle and exalts the flame...
|
|
43. |
26 Dec 2005 Mon 03:09 pm |
DUNYA DA HERSEY KENDINE BIR ES ARAR,TASIN KALBI YOKTUR AMA ONU DA YOSUN SARAR...
ASKIMIZ KARA BULUTLARLA KAPLIYSA EGER..YAGMURUN YAGMASINI BEKLE CUNKU HER YAGMURDAN SONRA GOKKUSAGI CIKAR...
Everything in the world seeks a match, stone has no heart but is capped with moss
If our love is covered with dark clouds...wait until rain falls as rainbow shows its face after rain stops...
|
|
44. |
26 Dec 2005 Mon 03:09 pm |
BIR GUN GUNES DOGMAYI AY BATMAYI UNUTURSAA BEN DE SENI UNUTACAGIM...
If one day the sun forgets to rise and the moon forgets to set, I too will forget you...
|
|
45. |
26 Dec 2005 Mon 03:09 pm |
ICTIGIM SIGARAM GIBIYDIN ARAMIZDA TEK BIR FARK VARDI SIGARAMI BEN BITIRDIM BENIDE SEN...
You were like my cigarette I smoked. The only difference was that I finished my ciggarrette, you finished me ...
|
|
46. |
26 Dec 2005 Mon 03:10 pm |
SENIN OLAN HERSEYI SENSIZLIGI BILE SENI HATIRLATTIGI ICIN SEVIYORUM...
I love everthing belonging to you, even your absence as it reminds me of you...
|
|
47. |
26 Dec 2005 Mon 03:10 pm |
DENIZ YA KUDURMALI YA DURULMALI,HANCER YA SONUNA KADAR SAPLANMALI YA KININDA DURMALI.SEVECEKSE INSAN YA OLUMUNE SEVMELI,YADA HIC...
The Sea shall rage or calm, the dagger shall be stabbed through or rest in its sheath, one shall love till death or never...
|
|
48. |
26 Dec 2005 Mon 03:10 pm |
BASINI GOGSUME YASLADIGIN ZAMAN TEK DUSMANIM AKIP GIDEN ZAMANDIR.
When you lean your head on my chest, my only enemy is the running time.
|
|
49. |
26 Dec 2005 Mon 03:12 pm |
these are messages which i have received....
***
bi gul gonder bana hasretin koksun
bi gulucuk gonder bana umut olsun
nefesini gonder bana ilacin olsun
kalbini gonder icinde bi tekin olsun
***
dustugumde kalkmayi ogrendim
sonra sevmeyi ogrendim
ama
sadece seni unutmayi ogrenemedim
***
yanlizlik boynuna bukerse eger
huzunler yuzune cokerse eger
gozlerin yaslarla dolarsa eger
yanlizca seni sevdigimi hatirla yeter
***
aglama gozlerine yas degmesin
gul dudaklarindan tebessum eksilmesin
yerin silinmesin
unutma
SEN HER SEY BEDELSIN
***
sana bi gul veriyom kokla ama soldurma
sana bi sarap veriyom ic ama sarhos olma
sana kalbimi veriyom SEV ama aldatma
***
sevgiyi tanimak deil
hasreti cekmek zor
gulmeyi unutmak deil
aglamaya alismak zor
yasamak yada olmek deil
ozleyipte gorememek zor
***
gunesin dogusuna kanma omru aksama kadardir
ay isigina aldanma omru sabaha kadardir
aramizdaki uzakliga aldirma kalbim sana cok yakindir askim
|
|
50. |
26 Dec 2005 Mon 03:16 pm |
.
.
Ara Sira
.
Yalnizliga dayanirim da, birbasinaliga asla..
Yaslanmak hos degil duvarlara baka baka..
Bir dost göz arayisiyla.
Saat tikirtisiyla.....
Korkmam
Geçinip gideriz biz mutlulugumla,
ama
'Günün aydin, aksamin iyi olsun' diyen biri olmali..
Bir telefon sesi çalmali arasira kulagimda...
yoksa
Zor degil, hiç zor degil,
demli çayi bardakta
karistirip bir basina
yudumlamak doyasiya....
Ama
'çaya kaç seker alirsin? '
Diye soran bir ses
olmali ya ara sira......
22.11.2002
.
Elif Sebnem Akal
|
|
51. |
26 Dec 2005 Mon 03:18 pm |
.
.
Yalnizca Kanatlarina Güven
.
askimiz bir gün uçup giderse aramizdan sevgilim
sirt çantali bir duman gibi
bir melekle çarpisan kelebegin kanadindan dökülen toz
bir çaglayanda sürüklenen bir dal parçasi gibi
istemedigimiz yerlere giderse askimiz
sevgilim
yalnizca kanatlarina güven
kendi yarattigimiz boslugun ucunda
siki siki tuttugumuz bir kapi koludur yasam
ve ask, en derin kuyumuza düsen keman
yürüdügümüz yollar daralirken
çökerken altimizdaki merdivenler
sevgilim
yalnizca kanatlarina güven
sevdalilar bilir
bir kus yagmurudur ilkbahar
sevmeyi beceremeyenlerin koydugu yasaklar
çözülüp gider çocuk gölgelerinde yazin
ve agzimizin içinde dagilir ask
sapsari bir seker gibi erirken sonbahar
bitmeyen bir kistan söz açilirsa sevgilim
sevgilim
yalnizca kanatlarina güven
elimi uzattigimda sana gemileri göstermek için
dümende kan kokusuyla bayilmis bir kaptan
atesin yüregine sürüklenen bir ülke ufukta
ve çekirge sürüleri yolcu bavullarindan çikan
sevgilim
dökülürken tüyleri
savas uçaklarina çarpan güvercinlerin
her gün degisen atlaslarin içinde tara saçlarini
ve yalnizca kanatlarina güven
götürürlerse bir gün beni ellerim iplerle bagli
siirlerimin bilmedigi yerlere ve hiç kimsenin
alnimdan firlayacak göçmen bir kus gibi dur
dünyanin paslanmis sirtinda
ve bensizlige havalanirken
korkma sevgilim
sevgilim
yalnizca kanatlarina güven
.
Akgün Akova
|
|
52. |
26 Dec 2005 Mon 03:21 pm |
.
.
Giderim
.
Artik seninle duramam
Bu aksam çikar giderim
Hesabim kalsin mahsere
Elimi yikar giderim
Sen zahmet etme yerinden
Gürültü yapmam derinden
Parmaklarim üzerinden
Su gibi akar giderim
Artik sürersin bir sefa
Ne cismin kaldi ne cefa
Sikayet etmem bu defa
Disimi sikar giderim
Bozar mi sandin acilar
Belaya atlar giderim
Kursun gibi mavzer gibi
Dag gibi patlar giderim
Kaybetsem bile herseyi
Bu aski yirtar giderim
Sinsice olmaz gidisim
Kapiyi çarpar giderim
Sana yazdigim sarkiyi
Sazimdan söker giderim
Ben aglayamam bilirsin
Yüzümü döker giderim
Köpeklerimden kusumdan
Yavrumdan cayar giderim
Senden aldigim ne varsa
Yerine koyar giderim
Ezdirmem sana kendimi
Gövdemi yakar giderim
Beddua etmem üzülme
Kafama sikar giderim
.
Yusuf Hayaloglu
dis is also sang....ahmet kaya
|
|
53. |
26 Dec 2005 Mon 03:22 pm |
.
.
Ne Kaybederdin
.
Bir günah isledim bin af diledim
Üstünde durmasan ne kaybederdin?
Hemen her firsatta bir tokat gibi
Yüzüme vurmasan ne kaybederdin?
Neyin eksilirdi beni affetsen ?
Ne vardi kalbimi tekrar fethetsen !
Ne olur birazda bizden bahsetsen
Hep onu sormasan ne kaybederdin?
Evli olmasakta keyfe kederdi
Gönül nikahimiz bize yeterdi
Seytana uyupta bu kadar derdi
Basina sarmasan ne kaybederdin?
Yakami tutmasan yargilar gibi
Ahiret gününde sorgular gibi
Her yerde hatami sergiler gibi
Önüme sermesen ne kaybederdin?
Üstüme gelmesen sikana kadar
Üzmesen canimdan bikana kadar
Dag gibi sabrimi yikana kadar
Dilini yormasan ne kaybederdin?
Kanattin yarami günbegün desip
Paramparça oldun gözümden düsüp
Çilgin seller gibi haddini asip
Üstüme varmasan ne kaybederdin?
Hiç sansin kalmadi dönsende geri
Yitirdin verdigim bütün degeri
Askina emanet ettigim yeri
Bu kadar kirmasan ne kaybederdin?
.
Cemal Safi
|
|
54. |
26 Dec 2005 Mon 03:27 pm |
.
.
Benim Babam
.
Bu adam benim babam
Sekiz köse kasketiyle
Omuzunda sekosuyla hey!
Cebinde yok parasi
Bafra'dir cigarasi
Yüregindedir yarasi
Alti çocuk büyütmüs
Bir isçi maasiyla
Bu adam benim babam hey!
Aglama benim babam
Aglama naçar babam
Kara gün geçer babam hey!
Bir kapiyi kapayan
Gene açar babam
Aglama benim babam hey!
Aglama mazlum babam
Aglama naçar babam
Kara gün geçer babam hey!
Bir kapiyi kapayan
Gene açar babam
Allah büyük babam hey!
Bu adam benim babam
Derdi daglardan büyük
Çaresiz (biçare) , beli bükük hey!
Bir gün olsun gülmemis
Rahat nedir bilmemis
Gözyasini silmemis
Bir lokma ekmek için
Kimseye egilmemis
Bu adam benim babam hey!
Benim babam mert adamdi
Mangal gibi yüregi
Yufka gibi kalbi vardi
Hayatim boyunca o'na özendim
Fedakardi
Bir dikili agaci olmadi belki
Ama kendisi
Onuruyla yasayan koskoca bir çinardi
Üstümdeki kol kanat
Sirtimi yasladigim dag gibiydi
Ben babamin ogluyum
Tepeden tirnaga Anadolu'yum...
.
Fatih Kisaparmak
.
its also a song
|
|
55. |
26 Dec 2005 Mon 04:45 pm |
Ben seni dün sevmedim
çünkü dün geride kaldı...
ben şimdi bugün de sevmeyeceğim
çünkü bugünde bitecek...
ben seni yarın seveceğim
çünkü yarınlar hiç bitmeyecek!
|
|
56. |
26 Dec 2005 Mon 04:46 pm |
Gökyüzü benim için
ağlıyor...
gözlerim ümitsizce SENİ
arıyor...
dudaklarım SENİN ismini
sayıklıyor...
kollarım SENİ sarmak
istiyor
ve SEVGİLİM kalbim
SENİN için atıyor...
|
|
57. |
26 Dec 2005 Mon 04:46 pm |
Şimdi yoksun...
seni dilediğim gibi düşÃ¼nebilirim
tutar ellerini öpebilirim uzun uzun...
kimseler ayıplamaz beni yokluğunda
seni sevdiğimi anlayamazlar...
bütün işikları kaldırıp attım bir kenara!
....anlıyor musun??....
gökyüzü güneş olsa,
sensiz karanlıktayım aşkım...
|
|
58. |
30 Dec 2005 Fri 08:32 pm |
"İNŞAATÇI'nın Aşkı"
tanıtayım,
istanbul virajlarında merkezkaça yenilmiş
o bariyer senin bu bariyer benim
dolaşmaktayım.
mesnetim olursan ; yolumu bulacağım,
malzemeden çalmadan…
bir de evet dersen
yaparım yarmasını,dolgusunu
dikerim kirişini,kolonunu
dayanıklı,maliyeti minimum,
estetik inşa ederim bu aşkı
düşÃ¼nürüm dersen de kabul
geçse de milyonlarca yıl
beklerim priz sürenin sonunu
fakat hayır dersen ki;
her koşulda yargı senindir
çember olmam belki ama
mohr’aracağım kesindir
kimse tutamaz beni
girerim 150 km hızla
çapı bilmem kaç m olan kurba.
hiçbir makinist kurtaramaz seni….
kararlıyım,
zamanla değişmeyeceğim anlayacağın
viskozitem sıfıra kaçmış
ama her şekilde etkiliyor beni sıcaklığın
kayarsın,akarsın bende
dolayısıyla idealim
her şeyin olurum sığınacağın…
uğraşırım,
yok olur aramızda ki kot farkı,
sen bir istersen
atılganlığa dönüştürürüm bu atıllığı
değil dağları delmek,denizleri geçmek
çöllere düşmek peh
tedavülümden kaldırırım işlem hatasını..
bilesin ki şekle dik derinliğim yok
bende dibe vuramazsın
istediğin katsayıyla çarp
beni bulacaksın
ortamı da sürtünmesiz kabul edersen
dünyanın en mutlu insanı olacaksın…
aşığınım,
ondan bu
basit mukavemet hallerim
gerilmişim,büzülmüşÃ¼m ne çare
oysa ben seninle
kaynağı bir çeliğin
yani ben seninle
donatısı etriyenin
ne bir sinema ne bir kafe,
b blok anfide
bir tepegözün altında
yan yana olmak bile yeter çiçeğim....
başvurayım,
bilgisayar bence
if you love me “y†or “n†=â€nâ€
than go to grave
biraz ingilizce
nothing is more important than you
just be brave
yok uzun süreli tecrübem
hiçbir çevrintisiz kişide
yinede razıyım amelen olmaya
süresiz gönül şantiyende….
|
|
59. |
30 Dec 2005 Fri 09:23 pm |
New Year
NE UMUTLARLA BEKLER
YENİ YILI İNSAN
SAYARSIN TAKVİMLERİN SAYFASINI
AMA BİR TÜRLÜ BİTMEZ
SONRA ÇİRKİN ANILARI HATIRLADIKÇA
YENİ YILA UMUT DOLU BAKARSIN
HAYALLER
EVET HAYALLER KURARSIN
YENİ YIL O YÜZDEN HEP UMUT DOLU OLUR
|
|
60. |
31 Dec 2005 Sat 11:21 pm |
Söz Verirsen
Eğer beni beklersen,sana geleceğim
Çok uzaklara yolculuk etmeme rağmen
seni daima kalbimde taşıyacağım...
Eğer beni düşÃ¼nürsen eğer özlersen beni
Aniden sana döneceğim...
sana döneceğim ve kalbindeki boşluğu dolduracağım.
Hatırladıkça;
Dokunuşunu
ÖpüşÃ¼nü
o sıcacık sarılışını
Geri dönüş yolunu bulacağım
Eğer beni beklersen...
Eğer beni düşlersen benim seni düşlediğim gibi
Karanlık ve sıcak
Kalbini acıtan bir yerlerde
Hatırladıkça;
Dokunuşunu
ÖpüşÃ¼nü
O sıcacık sarılışını
Geri dönüş yolunu bulacağım
Uzun zamandır seni istiyorum
Yüzünü ve gülen yüzünü görmeyi
Nerdeysen seninle birlikte olmayı
Arzuluyorum...
Hatırladıkça;
Dokunuşunu
ÖpüşÃ¼nü
O sıcacık sarılışını
Geri dönüş yolunu bulacağım...
Lütfen söyle bekleyeceğini...
Tekrar birlikte
çok güzel hissedeceğiz...
Kolarında son bulacak bütün yolculuklarımın sonu...
Eğer ban söz verirsen beni saklayacağına.
Yemin ederim sana döneceğim
Eğer beni beklersen
Ve beni kalbinde saklayabileceğine inanacaksan...
|
|
61. |
01 Jan 2006 Sun 01:23 am |
Quoting ramayan: Bekle Dedi
.
Bekle dedi gitti
Ben beklemedim, o da gelmedi...
Ölüm gibi bir sey oldu
Ama kimse ölmedi...
.
Özdemir Asaf
just one word
PERFECT!!! |
she told me to wait,she went
i waited,she didnt turn back
something happened like a death
but nobody died...
|
|
62. |
01 Jan 2006 Sun 08:06 am |
Lindaxxx has a great idea. For us poor folk trying to learn Turkish (or for all that those trying to learn English), it would be very helpful as well as culturally illuminating if a Turkish poem or Nasreddin Hoca tale would be given in both Turkish and an English translation, either interlinear or in totality. It could be supplemented by comments on the idioms used or choice of words in response to questions by other members. Comparing usages in two languages is very helpful in learning a new language.
|
|
63. |
01 Jan 2006 Sun 08:35 am |
Someone please tell me how I can type here using the Turkish alphabet! Is there some program or technique to allow this? In Microsoft Word I can get a number of the characters from the International Characters, the umlauts, the "comma c", but the dotted I, the undotted i, yumasak ge, comma s, I have no way of implementing. In fact, the way I get them doesn't work here. For example, Ctrl + Shift + (colon) and then, say, a "u" in Word would give an umlaut u, but it doesn't here. It is most frustrating. It makes me wish Kemal Ataturk had made a different selection.
|
|
64. |
01 Jan 2006 Sun 09:40 am |
Oh my! I haven't checked thoroughly what is on this site. I seen that there is a separate category for Poetry in which there is given a translation. I have started to pull some of it down into a file so as to be able to print a number of them out to study and enjoy. I am overjoyed at finding this site and am now probing it in more detail.
|
|
65. |
01 Jan 2006 Sun 01:43 pm |
To use Turkish keyboard you need to go to "Discover Turkey " on the home page - Click on to "TC Articles" this will take you to a page which includes how to change from Turkish to English keys - No. 2 "Turkish Keyboard"
Hope this helps!
|
|
66. |
01 Jan 2006 Sun 06:37 pm |
Choosing the Turkish keyboard from control panel will make changes that you don't want. For instance comma and dot and many other things will change.
But you dont need this. Do you want to type the Turkish characters with your function keys, or by pressing alt+c for ç and so on, or in any other key combination that you will create, than read on:
http://www.turkishclass.com/forumTitle_11_555
|
|
67. |
05 Jan 2006 Thu 05:03 pm |
ÇİLEKEŞ
hayat yalnız yaşanmaz
gidenin ardından bakıp ağlanmaz
kimsesiz, çaresiz. bir şey yok, hiç kimse yok
ağlasam, yalvarsam, bağırsam
bir şey farketmez...
elimden hiçbir şey gelmez, hiçbir çarem yok
karanlık bu sokaklarda sesimi duyan yok
elimden hiçbir şey gelmez, hiçbir çarem yok
karanlık bu sokaklarda elimi tutan yok
ilk değil, son olmaz
hayat yalnız yaşanmaz
sesimi duyan yok, elimi tutan yok
ağlasam, yalvarsam, bağırsam
bir şey farketmez
elimden hiçbir şey gelmez, hiçbir çarem yok
karanlık bu sokaklarda sesimi duyan yok
elimden hiçbir şey gelmez, hiçbir çarem yok
karanlık bu sokaklarda elimi tutan yok
|
|
68. |
11 Jan 2006 Wed 09:58 am |
I AM LISTENING TO ISTANBUL
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed;
At first there blows a gentle breeze
And the leaves on the trees
Softly flutter or sway;
Out there, far away,
The bells of water carriers incessantly ring;
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed.
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed;
Then suddenly birds fly by,
Flocks of birds, high up, in a hue and cry
While nets are drawn in the fishing grounds
And a woman's feet begin to dabble in the water.
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed.
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed.
The Grand Bazaar is serene and cool,
A hubbub at the hub of the market,
Mosque yards are brimful of pigeons,
At the docks while hammers bang and clang
Spring winds bear the smell of sweat;
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed.
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed;
Still giddy since bygone bacchanals,
A seaside mansion with dingy boathouses is fast asleep,
Amid the din and drone of southern winds, reposed,
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed.
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed.
Now a dainty girl walks by on the sidewalk:
Cusswords, tunes and songs, malapert remarks;
Something falls on the ground out of her hand,
It's a rose I guess.
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed.
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed;
A bird flutters round your skirt;
I know your brow is moist with sweat
And your lips are wet.
A silver moon rises beyond the pine trees:
I can sense it all in your heart's throbbing.
I am listening to Istanbul, intent, my eyes closed.
Orhan Veli Kanik
Translated by Talat Sait Halman (1982)
ISTANBUL'U DINLIYORUM
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali
Once hafiften bir ruzgar esiyor;
Yavas yavas sallaniyor
Yapraklar, agaclarda;
Uzaklarda, cok uzaklarda,
Sucularin hic durmayan cingiraklari
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali.
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali;
Kuslar geciyor, derken;
Yukseklerden, suru suru, ciglik ciglik.
Aglar cekiliyor dalyanlarda;
Bir kadinin suya degiyor ayaklari;
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali.
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali;
Serin serin Kapalicarsi
Civil civil Mahmutpasa
Guvercin dolu avlular
Cekic sesleri geliyor doklardan
Guzelim bahar ruzgarinda ter kokulari;
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali.
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali;
Basimda eski alemlerin sarhoslugu
Los kayikhaneleriyle bir yali;
Dinmis lodoslarin ugultusu icinde
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali.
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali;
Bir yosma geciyor kaldirimdan;
Kufurler, sarkilar, turkuler, laf atmalar.
Birsey dusuyor elinden yere;
Bir gul olmali;
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali.
Istanbul'u dinliyorum, gozlerim kapali;
Bir kus cirpiniyor eteklerinde;
Alnin sicak mi, degil mi, biliyorum;
Dudaklarin islak mi, degil mi, biliyorum;
Beyaz bir ay doguyor fistiklarin arkasindan
Kalbinin vurusundan anliyorum;
Istanbul'u dinliyorum.
Orhan Veli KANIK
|
|
69. |
13 Jan 2006 Fri 11:52 am |
.
.
Neredesin Sen?
.
Su garip halimden bilen isveli nazli
Gönlüm hep seni ariyor neredesin sen
Datli dillim güler yüzlüm ey ceylan gözlüm
Gönlüm hep seni ariyor neredesin sen
Ben aglarsam aglayip gülersem gülen
Bütün dertlerim anlayip gönlümü bilen
Sanki kalbimi bilerek yüzüme gülen
Gönlüm hep seni ariyor neredesin sen
Sinemde gizli yarami kimse bilmiyo
Hiç bir tabip bu yarama melhem olmuyo
Boynu bükük bir Garibim yüzüm gülmüyo
Gönlüm hep seni ariyor neredesin sen
.
Neset Ertas
also a song
|
|
70. |
13 Jan 2006 Fri 11:54 am |
Şair bu şiiri oğluna ve tüm çocuklara yazmış.
Sevgili oğlum, bugün tam 17 yaşındasın.
Görüyorum ki artık her şeyin farkındasın.
Ama ne zaman ararsam seni Ya discoda Ya barda Ya da televizyon
karşısındasın.
Haklısın oğlum Devir artık bu devir.
Sen de çemberini çağına göre çevir.
Senin neyine resim, roman, şiir.
Senin neyine sanat vesair.
Ne diyor meşhur televizyon büyükleri Vur patlasın, çal oynasın.
Devir, artık bu devir.
Nasılsa son düğmesi de koptu insanlığın.
Vefa, can çekişiyor arka sokaklarda.
Umut, mendil sallıyor giden trenlerin ardından..
Onur, adres arıyor mezarlıklarda.
Dostluklar, çöp tenekelerinde sahipsiz.
Ve anahtar teslimi aşklar satılık köşe başlarında.
Hem de üç kuruş mutluluklara.
Ama sen de haklısın.
Sana mı kaldı kurtarmak vatanı?
Sana mı kaldı uyandırmak yatanı?
Sana mı kaldı duvara yapıştırmak,
Bu memleketi satanı Anasını ağlatanı?
Gel gör ki oğlum.
Senin de kurtuluşun yok bu gidişten.
Ne etsen, ne yapsan.
Bir düğün, Bir bayram, Bir lale devri Hangi ekrana baksam.
İşte yine sahnede,
Kim kiminle evleniyor?
Kim kiminle çıldırıyor?
Kim kime daldan dala.
Gelinim olur musun diyor.
Kimisi sahte gelin.
Kimisi zengin bir prens.
Kimisi de insanlıktan bir yudum nefes.
Bekliyor da bekliyor.
Bak her gün ayrı bir kanalda.
Bambaşka bir ünlüler çiftliği.
Her kanalda şÃ¶hret olmanın dayanılmaz hafifliği.
Ve işte böyle Pazara dökülüyor bir bir.
Herkesin yumak yumak ipliği.
Yıllar var ki oğlum birileri işte,
Bizi hep böyle gözetliyor.
Ve sen de görüyorsun ki
Bu sahneler bizi ne de güzel özetliyor.
Kimin umurunda yarınlar?
Kimin umurunda çocuklar?
Kimin umurunda bu isyankar çığlıklar?
Bir kavgadır Bir yarıştır Bir rezalettir gidiyor,
Kime sorsan Cevaplar dünden hazır,
Halk böyle istiyor oğlum halk böyle istiyor.
Gel gör ki Bir reyting uğruna
Ne güneşler batıyor oğlum Ne güneşler batıyor.
Ahmet Selçuk İLKAN
|
|
71. |
13 Jan 2006 Fri 02:59 pm |
can you translate please:
dunyanin en guzel kadini benim gunesin
|
|
72. |
13 Jan 2006 Fri 03:08 pm |
Quoting damalianti: can you translate please:
dunyanin en guzel kadini benim gunesin |
ok let me try
my sun, you are the most beautiful woman in the world
but i wouldnt trust my translation if i were u
|
|
73. |
14 Jan 2006 Sat 12:01 am |
BAZEN
Sessiz ve derin bir bakışâ€¦â€¦â€¦â€¦..
Yokuş aşağı inen duygular…..
Artık kırmızı, bir o kadar da siyahsındır……
Bir su damlasının parıltısına muhtaç yüreğin
Gerçeklerden uzaktır artık bedenin,
Ve her geçen an kendine, biraz daha geç kalırsın…….
Oyalanma zamanı yada kendini cezalandırarak ,ödüllendirdiğin zamanlar….
Ne kadar biliyorsan o kadar yok oluşlar.
İç çekmelerden bir buket var
Kurşuna dizdiğin kendin den sana…..
Başka kollarda ,belalı yollarda
En olmadık duraklarda, adımlarına işlenen
Tazelediğin günahlarda,
Hep dua edersin ama yok……………
|
|
74. |
14 Jan 2006 Sat 01:59 am |
I am sure these words are wonderful - If only I could understand them... :-S
|
|
75. |
14 Jan 2006 Sat 10:05 am |
I wish I could translate all of my poems..
|
|
76. |
14 Jan 2006 Sat 02:45 pm |
Quoting freshman: I wish I could translate all of my poems.. |
pooor man yes u should develop ur english hea???or u should spare ur time for good things like translating...hehehe
|
|
77. |
15 Jan 2006 Sun 01:53 pm |
CAHİT KÜLEBİ
(1917 - 20 Haziran 1997)
HİKÂYE
Senin dudakların pembe / Ellerin beyaz, / Al tut ellerimi bebek / Tut biraz! // Benim doğduğum köylerde / Ceviz ağaçları yoktu, / Ben bu yüzden serinliğe hasretim / Okşa biraz! // Benim doğduğum köylerde / Buğday tarlaları yoktu, / Dağıt saçlarını bebek / Savur biraz! // Benim doğduğum köyleri / Akşamları eşkiyalar basardı. / Ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem / Konuş biraz! // Benim doğduğum köylerde / Şimal rüzgârları eserdi, / Hep bu yüzden dudaklarım çatlaktır / Öp biraz! // Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin! / Benim doğduğum köyler de güzeldi / Sen de anlat doğduğun yerleri, / Anlat biraz!
|
|
78. |
15 Jan 2006 Sun 01:55 pm |
NÂZIM HİKMET
(1902 - 3 Haziran 1963)
DÜNYANIN EN TUHAF MAHLÛKU
Akrep gibisin kardeşim, / korkak bir karanlık içindesin akrep gibi... / Serçe gibisin kardeşim, / serçenin telâşı içindesin. / Midye gibisin kardeşim, / midye gibi kapalı, rahat / ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun kardeşim. / Bir değil beş değil milyonlarcasın maalesef. / Koyun gibisin kardeşim, / gocuklu celep kaldırınca sopasını / sürüye katılıverirsin
Ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye. // Dünyanın en tuhaf mahlûkusun yani, / hani şu derya içinde olup, / deryayı bilmeyen balıktan da tuhaf. / Ve bu dünyada, bu zulüm / senin sayende. / Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek / ve hâlâ şarabımızı vermek için / üzüm gibi eziliyorsak, / kabahat senin, / demeğe de dilim varmıyor ama, / kabahatin çoğu senin, canım kardeşim!
|
|
79. |
15 Jan 2006 Sun 01:57 pm |
RIFAT ILGAZ
(1911 – 7 Temmuz 1993)
UÇURTMA
Çocuklarımız neleri sevmiyorlar ki... / Uçurtmayı seviyorlar sözgelişi, / Bir havalandı mı uçurtmaları / Daha da güzelleşiyorlar. / Maviliklerde gözleri / Özgürlüğü yaşıyorlar / Uçurtmalarla birlikte. // Koparıp da iplerini hele / Bir kurtuldular mı ellerinden, / Öylesine seviniyorlar ki, / Gidiş o gidiş, bile bile... // Kızalım mı umursamayışlarına? / Kendi yaşamlarını izliyorlar boşlukta. / Onlar da birer uçurtma değil mi? // Bizim de ne süslü uçurtmalarımız vardı, / Alıp başlarını gitmediler mi? / Gözümüzden bile esirgedik / Hangi birinin ipi kaldı elimizde?
|
|
80. |
15 Jan 2006 Sun 02:00 pm |
METİN ALTIOK
(1941 – 1993)
YERLEŞİK YABANCI
Kiminin dikenleri vardır, /
Katlanamaz üstüne, / Hep dikine durur / Delmemek için gövdesini. // Kiminin yoktur bir tek kemiği, / Doğrulamaz ayaklarının üstünde. / Ona göre varsa yoksa kendisi, /Dürülüdür ütülü bir mendil gibi. // Ben eğilmem gündüz ama, / Geceleri kanatırım kendimi. // Ben bir söz söylediğim zaman, / Kendine küçük bir pıtrak edinir. / Çok sürmez anlar başına geleceği, /
Çarşılarda, pazarlarda ondan selâm kesilir. // Ben birini sevdiğim zaman, / Göğünü durmadan genişletir. / Ama herkes rahattır kozasının içinde, / O sevgi artık kimsesizdir. // Ölsem ayıptır, sussam tehlikeli; / Çok sevmeli öyleyse, çok söylemeli.
|
|
81. |
15 Jan 2006 Sun 02:03 pm |
KEMAL ÖZER
(1935)
DENİZ ORAKÇISI
Sor kendi kendine bir sabah / av hazırlığına başlarken; / sulara kim salar ilk güneşi / sen kayığına binmesen, / orağını almasan eline /
ilk ürünü kim biçer denizden? // (...)
|
|
82. |
15 Jan 2006 Sun 02:04 pm |
ABDÜLKADİR BULUT
(1943 - 8 Ağustos 1985)
ÇOCUKLARA DAİR DİZEMLER
V
Kaç gündür gözlerimi bile kırpmadım / Yağmur altında bir şehre bakıyorum / Yüzümü dolduramayınca hayat, tutup / Bir çocuğun ellerinin içine saklanıyorum
|
|
83. |
15 Jan 2006 Sun 02:05 pm |
CAN YÜCEL
(1926- 12 Ağustos 1999)
DAYILAR DAYILANIP
YAYLAR YAYLANDIKÇA
Galata Köprüsü tir tir titriyor / Bunlar beni de asma köprü yaparlar diye // Yüreğinin dubalarını geniş tut, ihtiyar! / Sen böyle nice dayılar gördün bugüne kadar / Hepsi de yedeklerinde sürüye sürüye ayılarını / Senin üstünden azamet-i böbrekî ve kalpak-ı pöstekiyle geçip / Tarih’in hayvanat bahçesini boyladılar
|
|
84. |
15 Jan 2006 Sun 02:05 pm |
ÖMER FARUK TOPRAK
(1920 - 20 Ağustos 1979)
SALINCAK
durup dinlenmeden akan bir ırmakla / binsek ağrı dağının salıncağına / kolan vursak en hızlı rüzgârınla / ne güzel bir orman dolusu yeşil yaprakla / geçip gitmek kilometrelerce ıssızlığı //
sen yaşamanın türküsünü sümbüle sor / gömütlerin pembe çiçeklerini geride bırak / durup dinlenmeden ateşler yak / alevler sönse bile kalır biraz kor / yunus pir sultan dizeleriyle yaşıyor / okudukça bahar yağmuru çiseler içime
|
|
85. |
15 Jan 2006 Sun 02:06 pm |
TURGUT UYAR
(1927 - 22 Ağustos 1985)
SONSUZ VE ÖBÜRÜ
en değerli vakitlerinizi bana ayırdınız / sağolunuz efendim / gökyüzünün sonsuz olduğunu bana öğrettiniz / öğrendim / yeryüzünün sonsuz olduğunu öğrettiniz / öğrendim / hayatın sonsuz olduğunu öğrettiniz / öğrendim / zamanın boyutlarının sonsuzluğunu / ve havanın bazan kuşa döndüğünü öğrettiniz / öğrendim efendim // ama sonsuz olmayan şeyleri öğretmediniz / efendim / baskının zulmun kıyımın açlığın / bir yerlere kıstırılıp kalmanın susturulmanın / aşk mutluluğunun ve eski hesapların / aritmetiğin bile // bunları bulmayı bana bıraktınız / size teşekkür ederim
|
|
86. |
15 Jan 2006 Sun 05:04 pm |
CEMAL SÜREYA
(1931-9 Ocak 199
SAN
Kırmızı bir kuştur soluğum
Kumral göklerinde saçlarının
Seni kucağıma alıyorum
Tarifsiz uzuyor bacakların
Kırmızı bir at oluyor soluğum
Yüzümün yanmasından anlıyorum
Yoksuluz gecelerimiz çok kısa
Dörtnala sevişmek lazım.
|
|
87. |
15 Jan 2006 Sun 05:05 pm |
ÖZDEMİR ASAF
(1923 - 28 Ocak 1981)
TENTATION
Bana yaşadığın şehrin kapılarını aç...
Sana diyeceklerim söylemekle bitmez.
Yıllardır yaşamamdan çaldığım zamanlar
Adına düğümlendi.
Bana yaşadığın şehrin kapılarını aç...
Başka şehirleri özleyelim orada seninle.
Bu evler, bu sokaklar, bu meydanlar
İkimize yetmez.
|
|
88. |
15 Jan 2006 Sun 05:06 pm |
MELİH CEVDET ANDAY
(1915)
ANI
Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil bu anılacak şey değil
Apansız geliyor aklıma
Nerdeyse gün doğacaktı
Herkes gibi kalkacaktınız
Belki daha uykunuz da vardı
Geceniz geliyor aklıma
Sevdiğim çiçek adları gibi
Sevdiğim sokak adları gibi
Bütün sevdiklerimin adları gibi
Adınız geliyor aklıma
Rahat döşeklerin utanması bundan
ÖpüşÃ¼rken o dalgınlık bundan
Tel örgünün deliğinde buluşan
Parmaklarınız geliyor aklıma
Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm
Kahramanlıklar okudum tarihte
Çağımıza yakışan vakur, sade
Davranışınız geliyor aklıma
Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil, unutulur şey değil
Çaresiz geliyor aklıma
|
|
89. |
15 Jan 2006 Sun 05:07 pm |
HASAN HÜSEYİN
KORKMAZGİL
1927 – 26 Şubat 1984
yine ağustos gelse elele
versek
sen anandan kaçsan
ben yalnızlığımdan
yeniyol’dan sazanlıçay’dan
geçsek
güneşin bahçeleri emzirdiği
saatta
susamışlar aşkına kandım
diyesi
uzun uzun öpüşsek
yine ağustos gelse kovulsak
cennetimize
( Ağustos Şiiri )
|
|
90. |
15 Jan 2006 Sun 05:09 pm |
A. KADİR
1917 – 1 Mart 1985
CİBALİ
Cibali dendi mi,
aklıma siz gelirsiniz kadınlar.
Kiminizin beş çocuğu,
kiminizin nar gibi yanakları var.
Kiminiz kocasız kalmış
kiminiz ihtiyar,
kiminiz daha körpe henüz.
Bana umulmadık,
eskimiş türküler düşÃ¼ndürür
siyah başÃ¶rtüsü altında yüzünüz.
Parmaklarda tütün kokusu.
Tütün kokusu pazen entarilerde.
Biriniz ekmek alır fırından,
biriniz durmuş öksürür ileride,
geçiyor bizim mahalleden biriniz.
Cibali dendi mi,
aklıma siz gelirsiniz kadınlar.
Çarpık ayaklarınız gelir,
kahraman elleriniz.
|
|
91. |
15 Jan 2006 Sun 05:09 pm |
CEYHUN ATUF
KANSU
1919 – 17 Mart 1978
DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ
Dünyanın bütün çiçeklerini
diyorum
Bütün çiçekleri getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin
buraya,
Kaya diplerinde açmış
çiğdemlere benzer
Bütün köy çocuklarını getirin
buraya,
Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim,
Getirin, getirin... ve sonra
öleceğim.
...
|
|
92. |
15 Jan 2006 Sun 05:11 pm |
OKTAY RİFAT
(1914 – 18 Nisan 1988)
ELLERİ VAR
ÖZGÜRLÜĞÜN
1
Köpürerek koşuyordu atlarımız
Durgun denize doğru.
2
Bu uçuş, güvercindeki,
Özgürlük sevinci mi ne!
3
Öpüşmek yasaktı, bilir misiniz,
DüşÃ¼nmek yasak,
İşgücünü savunmak yasak!
4
Ürünü ayırmışlar ağcından,
Tutturabildiğine;
Satıyorlar pazarda;
Emeğin dalları kırılmış, yerde.
...
|
|
93. |
15 Jan 2006 Sun 05:11 pm |
ARKADAŞ Z. ÖZGER
(1948 - 5 Mayıs 1973)
PENCERE
pencereyi kapama
gök dolabilir içeri
sen neyi görebilirsin
ıslak bir bulutun ağışığını mı
pencereyi kapama
kuş dolabilir içeri
sen neyi taşıyabilirsin
kırık bir dalın yükünü mü
pencereyi aç
soluğun çıksın dışarı
sen büyütmedin mi
ciğerinde onu
kokusu hayatı yıkasın diye
pencereyi aç
sesin sarsın dünyayı
duyulur elbet ta ötelerden
yürek kendini tanır
|
|
94. |
15 Jan 2006 Sun 05:12 pm |
FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA
( 1914 )
SÖYLE SEVDA İÇİNDE
TÜRKÜMÜZÜ
Söyle sevda içinde türkümüzü
Aç bembeyaz bir yelken
Neden herkes güzel olamaz
Yaşamak bu kadar güzelken?
İnsan dallarla, bulutlarla bir,
Aynı mavilikten geçmiştir.
İnsan nasıl ölebilir
Yaşamak bu kadar güzelken?
|
|
95. |
15 Jan 2006 Sun 05:13 pm |
EDİP CANSEVER
(1928-28 Mayıs 1986)
MASA DA
MASAYMIŞ HA
Adam yaşama sevinci içinde / Masaya anahtarlarını koydu / Bakır kâseye çiçekleri koydu / Sütünü yumurtasını koydu / Pencereden gelen ışığı koydu / Bisiklet sesini çıkrık sesini / Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu / Adam masaya / Aklında olup bitenleri koydu / Ne yapmak istiyordu hayatta / İşte onu koydu / Kimi seviyordu kimi sevmiyordu / Adam masaya onları da koydu / Üç kere üç dokuz ederdi / Adam koydu masaya dokuzu / Pencere yanındaydı gökyüzü yanında / Uzandı masaya sonsuzu koydu / Bir bira içmek istiyordu kaç gündür / Masaya biranın dökülüşÃ¼nü koydu / Uykusunu koydu uyanıklığını koydu / Tokluğunu açlığını koydu. // Masa da masaymış ha / Bana mısın demedi bu kadar yüke / Bir iki sallandı durdu / Adam ha babam koyuyordu.
|
|
96. |
15 Jan 2006 Sun 11:31 pm |
İlkelerin olacak
Seni satın alamayacaklar
Aptalların uydurduğu
Atasözlerine
inanmayacaksın:
"Paranın satın alamayacağı şey yoktur."
"Herkesin bir fiyatı vardır."
Gibi sözlere kanmayacaksın
Onurunla, kimliğinle
ve beyninle akıllı yaşayacaksın
Üreteceksin, seveceksin,
Sevileceksin
İnançlarının arkasında duracaksın
Sevgilerin karşılıksız,
Yardımların gizli olacak!
Seni attan, ottan ayıran özelliğin
Farkına varacaksın
Çünkü sen insansın
Ve bunu yakaladığın gün
bembeyaz yaşayacaksın.
|
|
97. |
16 Jan 2006 Mon 01:35 pm |
Geçmiş günü beyhude yere yad etme,
Bir gelmemiş an içinde feryat etme,
Geçmiş, gelecek masal bunlar hep
Eğlenmene bak ömrünü berbat etme.
Niceleri geldi, neler istediler,
Sonunda dünyayi bırakıp gittiler.
Sen hiç gitmeyecek gibisin değilmi?
O gidenlerde hep senin gibiydiler.
Dünyada ne var, kendine dert eyleyecek,
Bir gün gelecekki can bedenden gidecek,
Zümrüt çayir üstünde sefa sür iki gün,
Zira seninde üstünde otlar bitecek.
ÖMER HAYYAM
|
|
98. |
17 Jan 2006 Tue 11:01 am |
.
.
Yoklugundaki Sen
.
Yine yalniz degilim her zamanki gibi
Bu Uzakdogu gecesinde yoklugunlayim
Aramizda yirmibesbin kilometre
Sen kistasin ben yazdayim
Sen bir yarisinda dünyanin
Ben öte yarisindayim
Yine de birakmiyor ellerimi yoklugun
Daha da bir gönlümcesin
Varligindan bin kat güzel
O yalimsal çiplakligin yalaz yalaz
Ve en gizlerden konusurken ellerin
Içimden gelmiyor mektup yazmak demeden
Sevisiyoruz yirmibesbin kilometreden
.
Aziz Nesin
|
|
|