Hi there.
I really hope someone can help me translate these sentences. Just in case you are wondering what this is, this is some scripts from a turkish drama. I am watching it with English subtitles but some of them are not translated and some just do not make sense (rather, google translated).
Kaptan-ı Derya: Kürekte, yelkende her vaziyette iki misli fazla yol vericek. Ahmet Paşa: İbrahim, şaka filan derken koymuş(s)un ince kadırganı tezgaha. Böyle ince mevzular senin kalemin nede olsa. Mahidevran Sultan: O hatun zehirledi. Büyüler yaptı hünkarıma. Süleyman: Doğu için üsküdara bir otağ, batı için Davutpaşa sahrasına doğru bir otağ kuruca(ğı ) z. Doğuya ve batıya. Layoş: Beni rahatsız etmeyin demedim mi. Andre: Afedersiniz. Çok önemli bir haber geldi venediğin konstantinne apolojistinden. Ayşe Hafsa Sultan: Seni çok dalgın, neşesiz görüyorum kaç zamandır. İyi misin yavrum. Hatice: İyiyim validem. Ayşe Hafsa Sultan: Haremin dertlerinden seninle epeydir muhabbet edemedik. Genç yaşında talihsizlik seni buldu. Dul kaldın. Yasınıda tuttun. Artık senin için saadet düşünme zamanıdır. Gençsin, güzelsin. Bir ömür burda benim dizimin dibinde kasnak işleyerek geçmez hatice. Torunlarımı sevmek, seni mesut görmek istiyorum. Hatice: Mustafaya uyuma masal anlatıcam sözü verdim. Beni bekler müsadenizle validem. Ayşe Hafsa Sultan: Peki git. Bekler aslan parçası. Söylediklerimi düşün yavrum. Daye Hatun:Sultanım Ayşe Hafsa Sultan: Daye, bütün gün yoktun. Çok mu işin vardı. Yorma kendini bu kadar. Daye Hatun: Yorgunluk bir şey değil. Uyurum geçer sultanım. Süleyman: Donanmayı burdan yüzdüreceğiz. Yüklüyeceğiz barutu, yüklüyeceğiz topları süzülecekler. Süleyman: Kan dökenin kanı dökülür. Savaşı ben icat etmedim nihayetinde. Süleyman: Medeniyet savaşarak kurulur. Ben babam sultan Süleymandan daha ileri taşımak zorundayım sancağımızı. Child: Babam beni çok sevsin. Annem üzülmesin. Joshua: Davut paşada bir otağ kurulmuştu. Şimdi de üsküdar tarafına yeni saraya bir otağ kurulmuş. Sinior Balyos: Peki ordu savaşa hangi yöne gidicek bu durumda, kim bilecek. Joshua: Saraydan hiçbir haber sızmıyor. Herkes sır küpü. Sinior Balyos: Sultan bizimle oyun oynuyor. Child: Baba bana hep mektep deme. Süleyman: Tören başlıyor gitme vakti. Dualarınızı eksik etmeyin.
Süleyman: Saraydan çıktıktan sonra rahmetli babamın türbe ve caminin ilk tuğlasını ellerimle koyacağım. Duamı da eder öyle yola revan olurum. Malüm gidipte dönmemek var valide. Biz ilk taşı dikelimde arkası gelir.
Edited (8/31/2015) by aruwin
Edited (8/31/2015) by aruwin
Edited (8/31/2015) by aruwin
Edited (8/31/2015) by aruwin
Edited (8/31/2015) by aruwin
|