Welcome
Login:   Pass:     Register - Forgot Password - Resend Activation

Turkish Class Forums / Practice Turkish

Practice Turkish

Add reply to this discussion
A Few Sentences, Vol. II
(605 Messages in 61 pages - View all)
<<  ... 33 34 35 36 37 38 39 40 41 [42] 43 44 45 46 47 48 49 50 51 ...  >>
410.       Abla
3648 posts
 23 Sep 2012 Sun 04:46 pm

Would someone please look at my translation attempts?

 

 

What would you want to do if you knew you could not fail?

Başarısız olamayacağını bilsen ne yapmak isterdin?

 

 

If someone’s underwear was showing would you tell her?

Birinin iç çamaşırı gözükse ona anlatır mıydın?

 

 

What would you do if you found the wallet of the next door neighbour you hated?

Nefret ettiğin komşunun cüzdanını bulsan ne yapardın?

 

 

If you were on holiday and lost your passport would you know what to do?

Tatildeyken pasaportunu kaybetsen ne yapacağını bilir miydin?

 

 

If you couldn’t stop thinking of a girl wouldn’t you text her?

Bir kız düşünmeyi bırakamasan ona bir mesaj çekmez miydin?

 

 

Where would you bury your treasure if you had some?

Bir hazinen olsa onu nereye gömerdin?

411.       gokuyum
5050 posts
 23 Sep 2012 Sun 06:29 pm

 

Quoting Abla

Some indirect questions just for fun. May I ask?

 

1. I wonder who built that enormous bridge. Kimin o kocaman köprüyü bina inşa ettiğini merak ediyorum.

 

2. I want to find out what Brazil is like. Brazilya’nın nasıl olduğunu öğrenmek istiyorum.

 

3. I can’t remember if Boccaccio wrote The Decameron. Boccaccio’nun Decameron’u yazıp yazmadığını hatırlayamıyorum.

 

4. Can you tell me how you do it? Onu nasıl yaptığını anlatabilir misin?

 

5. I’d like to know who you met at the party. Kiminle partide buluştuğunu bilmek istiyorum.

 

6. I wonder how long you have been waiting for me. Ne kadar zamandır beni bekliyorsun acaba?

 

7. Nobody cares what happened to them. Onlara ne olduğu kimsenin umurunda değil.

 

8. Can you tell me how important that meeting is to the company? Bu toplantının şirket için ne kadar önemli olduğunu bana anlatabilir misin?

 

9. Nobody remembers when the film was produced. Kimse filmin ne zaman yapıldığını bilmiyor.

 

10. I don’t know if they have flown an ultralight, too. Çok hafif bir uçak da uçup uçmadıklarını bilmiyorum.

 

11. I can’t remember what it is called in English. İngilizcesinin ne olduğunu hatırlamıyorum./ İngilizce nasıl denildiğini hatırlamıyorum.

 

12. I’d like to know if people should be allowed to smoke in public places. İnsanların umumi yerlerde sigara içmesine izin verilmesinin gerekip gerekmediğini bilmek isterdim.

 

13. Could you tell me where the nearest bank is please? Lütfen, en yakın bankanın nerede olduğunu söyleyebilir misiniz?

 

14. Do you know when the last train is on Saturday night? Cumartesi günü en son trenin ne zaman olduğunu biliyor musunuz?

 

15. Have you any idea how much two tickets cost? İki biletin fiyatının ne olduğu konusunda bir fikriniz var mı?

 

16. Would you mind telling me why you can’t come in to work? İçeri çalışmaya neden gelemeyeceğini anlatır mısın?

 

 

412.       gokuyum
5050 posts
 23 Sep 2012 Sun 06:31 pm

 

Quoting Abla

Would someone please look at my translation attempts?

 

 

What would you want to do if you knew you could not fail?

Başarısız olamayacağını bilsen ne yapmak isterdin?

 

 

If someone’s underwear was showing would you tell her?

Birinin iç çamaşırı gözükse ona söyler mıydın?

 

 

What would you do if you found the wallet of the next door neighbour you hated?

Nefret ettiğin komşunun cüzdanını bulsan ne yapardın?

 

 

If you were on holiday and lost your passport would you know what to do?

Tatildeyken pasaportunu kaybetsen ne yapacağını bilir miydin?

 

 

If you couldn’t stop thinking of a girl wouldn’t you text her?

Bir kızı düşünmeyi bırakamasan ona bir mesaj çekmez miydin?

 

 

Where would you bury your treasure if you had some?

Bir hazinen olsa onu nereye gömerdin?

 

 

 

413.       Abla
3648 posts
 23 Sep 2012 Sun 07:06 pm

Sağ ol, gokuyum. (You were so sharp you even noticed the expired sentences.)

 

So strange to see a participle phrase/indirect question in the subject position but there it obviously is:

 

                         Onlara ne olduğu kimsenin umurunda değil.

gokuyum liked this message
414.       Abla
3648 posts
 04 Oct 2012 Thu 07:33 pm

Please correct my sentences.

 

 

1. The more the building shook, the more we held on.

Bina ne kadar çok sarsıldı biz o kadar çok tutunduk.

 

2. The more we saw, the less we could believe.

Ne kadar çok şey gördük o kadar daha az inanabildik.

 

3. The more they looked, the fewer things they found to retrieve.

Ne kadar çok baktılarsa o kadar daha az kurtalacak şey buldular.

 

4. The more it rains the more serious the problems become.

Yağmur yağdıkça sorunlar daha ciddi olacak.

 

5. I never seem to lose any weight no matter how hard I try.

Ne kadar çok çalışırsam hiç kilo vermem galiba.

 

6. Anyway, we’ve got to get to the airport on time, no matter what.

Neyse, ne olursa olsun havaalanında zamanında olmalıyız.

 

7. You will be welcome no matter when you come.

Ne zaman gelirsen gel hoş gelirsin.

 

8. Phone me when you arrive, no matter how late it is.

Ne kadar geç olsa olsun ulaşınca bana telefon et.

 

9. We were playing hide and seek and we couldn’t find him wherever we looked.

Saklambaç oyunup onu nerede aradıysak da bulamadık.

 

10. I shall sell my computer to whoever wants it.

Bilgısayarımı herhangi onu isteyene satacağım.

 

11. No matter how much cats fight there always seem to be plenty of kittens.

Kedıler ne kadar çok dövüşürse hep çok yavru olduğu görünüyor.

415.       gokuyum
5050 posts
 05 Oct 2012 Fri 12:44 am

 

Quoting Abla

Please correct my sentences.

 

 

1. The more the building shook, the more we held on.

Bina ne kadar çok sarsıldıysa biz de o kadar çok tutunduk.

 

2. The more we saw, the less we could believe.

Ne kadar çok şey gördükse o kadar daha az inanabildik.

 

3. The more they looked, the fewer things they found to retrieve.

Ne kadar çok baktılarsa o kadar daha az kurtalacak şey buldular.

 

4. The more it rains the more serious the problems become.

Yağmur yağdıkça sorunlar daha ciddi olacak.

 

5. I never seem to lose any weight no matter how hard I try.

Ne kadar çok çalışırsam çalışayım hiç kilo veremem galiba.

 

6. Anyway, we’ve got to get to the airport on time, no matter what.

Neyse, ne olursa olsun havaalanında zamanında olmalıyız.

 

7. You will be welcome no matter when you come.

Ne zaman gelirsen gel hoş gelirsin.

 

8. Phone me when you arrive, no matter how late it is.

Ne kadar geç olursa olsun ulaşınca bana telefon et.

 

9. We were playing hide and seek and we couldn’t find him wherever we looked.

Saklambaç oyunuyorduk ve onu nerede aradıysak da bulamadık.

 

10. I shall sell my computer to whoever wants it.

Bilgısayarımı  onu isteyen herhangi birine satacağım.

 

11. No matter how much cats fight there always seem to be plenty of kittens.

Kedıler ne kadar çok dövüşürse dövüşsün hep daha çok yavru olduğu görülüyor.

 

 

 

416.       Abla
3648 posts
 05 Oct 2012 Fri 02:10 am

Thanks for help always, gokuyum. They are tricky structures for a learner.

 

11. No matter how much cats fight there always seem to be plenty of kittens.

Kedıler ne kadar çok dövüşürse dövüşsün hep daha çok yavru olduğu görülüyor.

 

The reflexive görünmek means ´appear, look like´ also. If I suggest görünmek with adjectives (güzel görünüyor), passive görülmek with participle structures is it close to the truth?

417.       Abla
3648 posts
 24 Oct 2012 Wed 10:15 pm

I was hoping someone could look at my translation attempts.

 

 

1. Tove Jansson’s wonderful stories about the Moomins and their eccentric group of friends have delighted readers of all ages for over fifty years. Tove Jansson’un Moominlerle tuhaf arkadaş çevreleri hakkında hikayeler elli yıldan dahadır her yaştaki okuyucular eğlendiriyor. 

 

2. The Moomins are a Finnish family of trolls whose white, furry appearance coupled with their large round snouts, makes them look something like hippos. Moominler beyaz kürklü görünüşüyle büyük yuvarlak burnunun biraz hippopotamlara benzeştirdiği finli bir trol ailesi.

 

3. They live a happy and carefree existence in the countryside although their friendliness and naivety often leads them into adventure. Samimiyeti ve saflığının onları sık sık maceralara götürmesine rağmen kırsal bölgede mutlu ve kaygısız bir hayat yaşıyorlar.

 

4. Little Ninny was treated so badly by the lady who was supposed to take care of her that she turned invisible. Küçük Ninny gözetmesi gereken olan bayan tarafından o kadar kötü davranıldı ki görülmez oldu.

 

5. It is only when they run into a thunder storm that Moominpappa realises that everyone is trapped by their lives in some way. Moominpappa ancak onlar bir boranla karşılaşınca herkesin kendi hayatında bir şekilde köşeye şıkışmış olduğunun farkına varıyor.

 

6. The Moomin family awake from their winter hibernation to discover that the rest of the inhabitants of Moominvalley are getting ready for the arrival of Christmas. Moominler ailesi kış uykusundan uyanıp diğer Moominvadisinda oturanların Noelin gelmesine hazırlanmakta olduğunu farkediyor.

 

7. The dragon is content to stay with Moomintroll until Snufkin comes to tea and the dragon’s attention switches from Moomintroll to his best friend. Dragon, Snufkin çay için geldiği ve dikkatı Moomintrol’dan onun en iyi arkadaşına geçtiği kadar Moomintrol’la kaldığından memnun.

 

8. It is only after disaster strikes that the Fillyjonk is able to be truly happy. Fillyjonk ancak felaket vurduğundan sonra gerçek mutluluk hissedebilir.


9. Snufkin is looking forward to some moments of peace and quiet before he goes to visit the Moomin family so that he might work on a melody he has buzzing around in his head. Snufkin, kafasında uğuldayan bir ezgi üzerinde çalışabilmesi için Moominler ailesini ziyaret etmeden önceki birkaç huzurlu ve sessiz an dört gözle bekliyor.

418.       tunci
7149 posts
 24 Oct 2012 Wed 11:49 pm

 

1. Tove Jansson’s wonderful stories about the Moomins and their eccentric group of friends have delighted readers of all ages for over fifty years. Tove Jansson’un Moominlerle tuhaf arkadaş çevreleri hakkındaki hikayeleri, elli yaşını aşmış her yaştaki okuyucuları eğlendiriyor. [ or ; okuyuculara keyif vermiştir]

 

2. The Moomins are a Finnish family of trolls whose white, furry appearance coupled with their large round snouts, makes them look something like hippos. Moominler, büyük yuvarlak burunlarıyla birleşen beyaz kürklü görünüşlerinin  onları su aygırı gibi görünmelerine sebep olan finli bir trol ailesidir.

 

3. They live a happy and carefree existence in the countryside although their friendliness and naivety often leads them into adventure. Samimiyetlerinin ve saflıklarının onları sık sık maceralara sevketmesine rağmen kırsal bir bölgede mutlu ve kaygısız bir hayat yaşarlar.

 

4. Little Ninny was treated so badly by the lady who was supposed to take care of her that she turned invisible. Küçük Ninny, sözde kendisine bakmakla yükümlü olan kadın tarafından o kadar kötü davranıldı ki  görülmez oldu.

 

5. It is only when they run into a thunder storm that Moominpappa realises that everyone is trapped by their lives in some way. Moominpappa ancak onlar bir boranla karşılaşınca herkesin kendi hayatında bir şekilde köşeye şıkışmış olduğunun farkına varır.

 

6. The Moomin family awake from their winter hibernation to discover that the rest of the inhabitants of Moominvalley are getting ready for the arrival of Christmas. Moominler ailesi  ,Moominvadisi sakinlerinin Noelin gelişine  hazırlanmalarını keşfetmek için kış uykusundan uyanır.

 

7. The dragon is content to stay with Moomintroll until Snufkin comes to tea and the dragon’s attention switches from Moomintroll to his best friend. Dragon, ta ki Snufkin çay için gelene kadar Moomintrol’la kalmaktan memnundur ve dikkati Moomintrol’dan onun en iyi arkadaşına yönelir.

 

8. It is only after disaster strikes that the Fillyjonk is able to be truly happy. Fillyjonk, ancak felaket vurduktan sonra gerçek anlamıyla mutluluğu hissedebilir.


9. Snufkin is looking forward to some moments of peace and quiet before he goes to visit the Moomin family so that he might work on a melody he has buzzing around in his head. Snufkin,Moominler ailesini ziyaret etmeden önceki birkaç huzurlu ve sessiz anı dört gözle beklemektedir böylece kafasında uğuldayan bir ezgi üzerinde çalışabilecektir.



Edited (10/24/2012) by tunci

419.       Abla
3648 posts
 25 Oct 2012 Thu 12:25 am

Sağ ol, tunci. There seems to be a lesson for me in every sentence...I´ll be back if I feel I can´t get it.

 

420.       tunci
7149 posts
 25 Oct 2012 Thu 12:58 am

 

Quoting Abla

Sağ ol, tunci. There seems to be a lesson for me in every sentence...I´ll be back if I feel I can´t get it.

 

 

Rica ederim, Abla. She seems a good writer.

http://www.kitaplik.com/wp-content/themes/shopperpress/thumbs/4/buyucunun-sapkasi-onkapak.jpg

http://www.kitaplik.com/wp-content/themes/shopperpress/thumbs//4/buyucunun-sapkasi-arkakapak.jpg

--------------------------------------------------------------------

Kuyruklu Yıldız Geliyor  -Kometen Kommer- Tove JANSSON

Kuyruklu Yıldız Geliyor -Kometen Kommer- Tove JANSSON

Tove Jansson’un şimdiye kadar ellinin üzerinde dile çevrilen Kuyruklu Yıldız Geliyor ve Büyücünün şapkası adlı kitapları nihayet Türkçeye de çevrildi. Kuyruklu Yıldız Geliyor kitabında Tove Jansson, (bizde Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın, Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç kitabında eğlenceli bir dille kaleme aldığı Halley Kuyruklu yıldızının dünyaya çapacağı söylentilerini çocukların fantastik dünyasında ele alıyor. Her türden canlının, mutlu ve neşeli yaşadıkları Mumi vadisinde bu haberin nasıl çalkalandığını, denizleri kurutup, güneşi solduran kuyruklu yıldızın yarattığı telaşı anlatıyor. Neşenin ve arkadaşlığın yok olduğu, kirletilmiş bir dünyanın nasıl çekilmez olacağı konusunda bizi uyaran Tove Jansson, insanlığı bekleyen felaketten, ancak çocukların sahip olduğu o hesapsız sevgiyle kurtulabilineceğine işaret ediyor. Büyücünün Şapkasında ilk kitapta olduğu gibi bizi yine Mumi Vadisi’ne götürüyor Tove Jansson. Yalnızca dostluk, sevgi ve neşenin hakim olduğu bu vadinin hayali yaratıklarıyla buluşturuyor bizi. Hayatımızdan sürülüp çıkartılan güzellikleri didaktik olmayan tatlı bir dille bize hatırlatırken, unutulup kaybolanı çocukların sınırsız hayal dünyasında yeniden yaratıp, umudun asla tükenmeyeceğini vurguluyor. Yazdığı kitaplarla defalarca ödül alan Tove Jansson Finlandiya İsveçlisi sanatçı bir ailenin çocuğu olarak 1914 yılında Finlandiya’da dünyaya geldi. Kitapları ve yarattığı karakterler çok sayıda filme, tiyatro ve opera eserine konu oldu. 2001 de bu dünyadan ayrıldı.

 

 

(605 Messages in 61 pages - View all)
<<  ... 33 34 35 36 37 38 39 40 41 [42] 43 44 45 46 47 48 49 50 51 ...  >>
Add reply to this discussion




Turkish Dictionary
Turkish Chat
Open mini chat
New in Forums
Crossword Vocabulary Puzzles for Turkish L...
qdemir: You can view and solve several of the puzzles online at ...
Giriyor vs Geliyor.
lrnlang: Thank you for the ...
Local Ladies Ready to Play in Your City
nifrtity: ... - Discover Women Seeking No-Strings Attached Encounters in Your Ci...
Geçmekte vs. geçiyor?
Hoppi: ... and ... has almost the same meaning. They are both mean "i...
Intermediate (B1) to upper-intermediate (B...
qdemir: View at ...
Why yer gördüm but yeri geziyorum
HaydiDeer: Thank you very much, makes perfect sense!
Random Pictures of Turkey
Most liked