1608. |
06 Feb 2007 Tue 04:01 pm |
Quoting metehan2001:
Diğer yandan ücretsiz bir siteye giriyorsunuz dolayısıyla site kurallarını kabul etmiş oluyorsunuz. Eğer hoşunuza gitmiyorsa siteye girmeme hürriyetiniz var (Kovuyormuş gibi oldu ).
'Biraz' değil, 'epeyce' kovuyormuş gibi oldu, caliptrix.
Yukardaki postları gönderenlerden hiçbirisi, siteyi sevmediğini ya da hoşlanmadığını söylemedi. Sadece Türkçe öğrenmek isteyen yabancı arkadaşlarımızın mesajlarında ya da sohbet forumunda Türkçeyi kullanmalarının daha faydalı olabileceğini düşÃ¼ndüklerini belirttiler. Bu, iyi niyetli bir öneriydi. Sitenin gelişmesi için öneride bulunmakla siteden hoşlanmamak ve onu körükörüne eleştirmek arasında büyük farklar vardır. Yukardaki postları gönderen arkadaşlarımın da bu farkları bildiğine inanıyorum.
Üstelik, iyi niyet olsa bile, öneriler, her zaman isabetli olmayabilir. Böyle durumlarda, yeni önerilerin tutarsızlığını görenler (eski ve tecrübeli kullanıcılar) sizin yaptığınız gibi, mantıklı açıklamalar yaparak insanları ikna edebilirler.
Ancak, hiçkimse, karşısındaki insan için niyet okuyuculuğu yaparak, onu hak etmediği nitelemelerle suçlamamalı ve kapıyı göstermemelidir. Nezaket ve saygı hepimiz için geçerlidir.
Selam ve sevgiler. |
Vallaha kapıyı göstermiyorum
Hocam, yanlış anlaşıldım, özür dilerim. Eleştiriler, öneriler çok güzel ve de kimseyi kovmak haddim değildir.
Benim demek istediğim şu: Daha önceden öyle ilginç şeylerle, basit meseleler yüzünden forumdan atılanlar, mesajları silinenler oldu. Belki konu direk "Türkçe yazmak" değildi, ama insanlar sanıyorlar ki, her istediklerini yazabilirler. Tabii bazen bu durumlarda site yönetiminin yüzünün ekşidiğini hissedebiliyorum.
Daha önce de dediğim gibi, bunlar tartışılabilir, basit şeyler olabilir, kimseyi ilgilendirmiyor bile olabilir. Ama gereksiz büyütüldüğü zaman kötü sonuçlanıyor. Ve sonunda benim dediğime geliyor, kapı gösteriliyor. Sinirlenen kullanıcı da o güne kadar yazdığı tüm faydalı mesajları silip (yani pılını pırtısını toplayıp) gidiyor. Hatta "ben gidiyorum ama yeni bir siteyle karşınızda olacağım, orda sınırsız özgürlük olacak, böyle saçma sapan kurallar olmayacak vs vs" gibi bir anlık sinirle yüksekten atılımlar yapanları da gördüm  .
Benim yazdığım biraz geyik maksatlıydı. Ama gördüğüm kadarıyla yanlış anlaşılmış. Özür diliyor ve düzeltiyorum.
Tekrar belirtmeliyim ki, herşeyi kontrol altında tutmak gerekiyor, çünkü seviyenin düşmesi demek insanların memnuniyetsizliği demek. Kim bilir belki de birilerine hakaret ediliyor, sonra gelsin hukuk yolu. O yüzden forum(ya da diğer tabirle mesaj panosu) sahibi olmak cidden kolay bir iş değil. Özellikle de bu site gibi büyük bir kitleye hitap eden siteler için.
Dolayısıyla (doğru ya da yanlış, tartışılır) bazı kurallar konmuş; uyulması istenen ölçüler, kriterler var. Ben sitenin yönetiminde olan biri değilim. Hatta daha önceleri de, yönetimin yaptığı şeyleri pek tasvip etmeyen ve arada bir küçük sürtüşmeler yaşamış biri olarak yönetimle aramın iyi olmadığını söyleyebilirim. O yüzden, kuralları ben koymuşum da savunuyorum sanılmasın.
Öneriniz de bir yöntemdir. Ve bunu uygulamanızı engelleyecek kimsenin olacağını da sanmıyorum. Ama 'neden İngilizce konuşuyorsunuz' sorusuna cevaben, bu da bir yöntemdir demeyi uygun görürüm. İkisi de kabul edilebilir bence. Kiminin Türkçesi iyi değildir, sonuçta o kadar derinlemesine anlayamayabilir, kiminin de Türkçesi yeterince iyidir, İngilizce yerine tümüyle Türkçeye odaklanmalıdır, diğer bölümde daha sık vakit harcar.
Sonuçta ben bu öneriye karşı çıkmıyor, ya da birilerine kapıyı göstermiyorum. Ve bir önceki mesajda da belirttiğim gibi, bazı şeyler tek başına yürümez, destek gerekir. Ben bu işte profesyonel değilim. Öğretmenlik ya da dil bilimi okumadım. Elbette benden daha iyi bilen birileri vardır, olmalıdır. O bakımdan, önderlik edecek olanlar onlar olsun. Her zaman desteklerim elbette.
Kolay gelsin.
|
|